Keşan’ın geleceğine miras…
100. YILINDA HER YÖNÜYLE KEŞAN SEMPOZYUMU BAŞLADI
Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tabakoğlu: “Yeni Fatih’ler Mimar Sinan’lar yetiştirmeye gayret ediyoruz”
CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Gaytancıoğlu: “Gerçekten tarih yazan bir milletiz”
Belediye Başkanı Helvacıoğlu: “Keşan’ın potansiyelini, bu birlik beraberlikle ileriye taşıyacağız”
MEHMET AYTAÇ
Trakya Üniversitesi, Keşan Kaymakamlığı, Keşan Belediyesi, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası, Keşan Ticaret Borsası ve Keşan Kent Müzesi işbirliği ile düzenlenen ve iki gün sürecek olan “100. Yılında Her Yönüyle Keşan Sempozyumu” dün başladı.
Sempozyum oturumları öncesinde Keşan Belediyesi Selim Sesler Tiyatro ve Konferans Salonu’nda açılış töreni gerçekleştirildi.
Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Kırklareli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ünal Çağlar, ODTÜ Öğretim Üyesi ve Dış Politika Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Bağcı ve Trakya Üniversitesi Yönetim ve Organizasyon Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. İlknur Kumkale ile çok sayıda akademisyen ve araştırmacının katıldığı sempozyumun açılış töreni, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Törende ilk olarak Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Ahmet Atakişi konuştu.
“TRAKYA ÜNİVERSİTEMİZ, KENTİMİZİN ÖNEMLİ BİR PAYDAŞI”
Sempozyuma Türkiye'nin dört bir yanından katılım olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Prof. Dr. Ahmet Atakişi; “Yüzüncü Yılında Her Yönüyle Keşan Sempozyumumuz, hem bu kurtuluşunun da tabii ki yüzüncü yılında aynı etkinlikle birlikte kutlanmasının şerefini de yaşıyoruz. Burada Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi son olaylarda elim olaylarda kaybettiğimiz şehit vatandaşlarımızı anıyoruz. Bu sempozyum ayrı bit manevi anlam ve önem kazandı bizim nazarımızda. Hazırlıklarımız yaklaşık bir buçuk yıl önce başladı. Covid pandemisinin en meşakkatli dönemlerinde halk sağlığımızla cebelleşirken biz sempozyumu düşündük, hayal ettik. Bugünü hayal ettik, umut ettik. İnşallah hep beraber 100 yüze bir araya geliriz dedik ve bu da bize nasip oldu. O yüzden de çok mutlu olduğumu ifade etmek istiyorum” dedi.
Trakya Üniversitesi olarak 72 bilim insanı 2 bin 200 öğrenciyle biz burada olduklarını vurgulayan Prof. Dr. Atakişi, şöyle konuştu: “Kentin önemli bir paydaşı olduğunu düşünüyorum üniversitemizin. 17-18 Kasım tarihleri arasında planladığımız sempozyumumuza ise 3 panelimiz olacak farklı konularda. 17 oturumla birlikte sunulacak yaklaşık 90 adet bildiriminiz var ve 120 bilim insanımız Türkiye'nin dört bir yanından geldiler. Düzenleme kurulu olarak biz bu süreci titizlikle planladık. Bu nitelikli ve kalıcı olmasını temenni ettiğimiz işbirliğimiz sayesinde bugün burada sizlerle bir araya gelebiliyoruz. Tekrar tüm katılımcılarımıza Keşan'a hoş geldiniz diyor ve her açıdan verimli bir sempozyum geçirmemizi tüm kalbimle diliyorum.”
Prof. Dr. Atakişi’nin ardından Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu Kurucu Müdürü Prof. Dr. İlknur Kumkale söz aldı.
Sözlerinin başında çok duygulandığını ifade eden Prof. Dr. Kumkale, Keşan'ın Kurtuluşunun 100. yılı kutlamaları çerçevesinde düzenlenen sempozyumda çok güzel ve bilinmeyen konuların ortaya çıkmasını umduğunu belirtti.
“KEŞANLILAR, KENDİ ÇOCUKLARINA BIRKACAKLARI MİRASIN BİR KISMINI OKULUMUZA BIRAKTI”
Sempozyumun herkese çok faydalı olacağını düşündüğünü kaydeden Prof. Dr. Kumkale; “Bugün yüksek lisans, doktora eğitimlerini Trakya Üniversitesi’nde tamamlamış yine Trakya Üniversitesi'nde yardımcı doçent, doçent ve profesör olarak çeşitli kadrolarda görev yapmış, yaklaşık bunun da 14 yıl kadar bir kısmını yönetici olarak sürdürmüş ve Trakya Üniversitesi Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu’nda da kurucu müdürlüğünü yapmış bir Keşanlı olarak karşımızda bulunuyorum. Tabi bu inanılmaz güzel bir duygu benim için. Bundan gurur duydum, hâlâ da gurur duymaya devam ediyorum” dedi.
Trakya Üniversitesi’nin 1982 yılında kurulduğunu hatırlatan Prof. Dr. Kumkale; “Bundan 6 yıl sonra 1988-89 eğitim öğretim yılında da Keşan Meslek Yüksekokulu, ön lisans yüksek eğitim vermek üzere yüksek eğitim camiasına katılmış oldu. Tabii Keşan, böylece yükseköğretime dahil olmuş oldu. Bundan aradan epey zaman geçti ve Keşanlılar, bir fakülte hayali kurmaya başladı. Uzun süre bir fakültemiz olsun istedik hep birlikte ve bu fakültenin kuruluşu için çok çaba sarf ettik. En önemlisi de tabii hayırsever vatandaşlarımızın destekleriydi. Hayırseverliği ile bilinen Keşan Yusuf Çapraz Lisesi’ni de kurmuş ve çeşitli yerlerde çeşitli farklı destekler vermiş iş insanı Yusuf Çapraz bey bir bina yaptı. Tabii Yusuf Çapraz amcamız da o bizim, hep amca diye hitap ettik kendisine ve bize de gerçekten bir amcalık yaptı. Hakikaten çok önemli bir destekle bu binayı hazır etti. Bina tamamlandı ve ben de çok güzel bir görev olarak dönemin rektörü Prof. Dr. Enver Duran hocamızın teklifiyle kurucu müdür olarak atandım. Bu karar 2009 yılının Şubat ayında çıktı Bakanlar Kurulu’ndan ve bütçesi yoktu. Ve hocamız o zaman bana dedi ki; <evet müdür oldun ama para yok> Peki ne yapacağız? Bana bu teklifi yaptığı zaman sayın hocamıza ben biraz düşünebilir miyim dedim. Çok düşün gel yarın başla dedi. Bunu hiç unutmuyorum. Tabii ki Keşan'a hizmet etmek benim öncelikli görevimdi. Ancak ben iki telefon görüşmesi yaptım kararımı bildirmeden önce. Birinci telefonum dönemin Belediye başkanınaydı (Mehmet Özcan), ikinci telefonum da bugünün Belediye Başkanı o dönemin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’naydı. İkisiyle de telefonla görüştüm, dedim ki <bana böyle bir görev teklif edildi. Desteğinize ihtiyacım var. Bu destek olursa ancak bir şeyler yapabiliriz> İkisi de çok mutlu oldular ve sonuna kadar destekleyeceklerini bildirdiler. Ve o günden sonra biz çok hızlı bir çalışmaya girdik. Keşan basının da desteğiyle şeffaf açık bir şekilde bu süreci yönettik. Biz açık oldukça Keşanlılar da bize karşı çok açık oldular, çok cömert oldular. Tabii burada belediyenin ticaret ve sanayi odasının, ticaret borsasının, minibüsçüler, şoförler odasının, esnaf, sanatkârların yani herkesin ayrı ayrı bize desteği oldu ve buradan öte kurumsal destekler çok çok önemli bir kuruluşta. Ancak bireysel olarak yapılan destekler daha da bir anlamlı. Çünkü şuna hâlâ inanıyorum ki hayırsever Keşanlılar, evlatlarını bırakacakları mirasın bir kısmını bize verdiler. Bunu yapmaya zorunlu değillerdi. Bu mirasın bir kısmını kendi evlatlarına vermektense başkalarının evlatlarının okuması için ortaya koydular. Bu nedenle ben bu vesileyle gerçekten tekrar kendilerine hem bana vermiş oldukları hem yüksekokulumuzun kuruluşuna vermiş oldukları destek için ve hâlâ görüyorum ki eğitime sevdalı Keşanlılar, eğitime destek vermeye devam ediyorlar. Yüksekokulumuz bundan sonra da her türlü güzel faaliyete imzasını atarak hem Keşan’ın tarihine katkıda bulunacak hem de kendi tarihini gururla, güzelliklerle yazacak diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“100 YIL SONRA BİZ OLMAYACAĞIZ AMA İSMİMİZ OLACAK”
Prof. Dr. Kumkale’nin ardından Keşan Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Kaymaz konuştu. Konuşmasına geçtiğimiz Pazar günü İstiklal Caddesi’nde düzenlenen terör eylemin hayatını kaybedenlere rahmet ve yararlılara şifalar dileyerek başlayan Kaymaz; “Bize 100 yıl önce bağımsızlığı ve özgürlüğü hediye eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, şehitlerimizi, gazilerimizi saygıyla anıyorum” dedi.
100 yıl önce bu toprakları bize hediye büyüklerimizin aramızda olmadığını ve insan yaş ortalamasına bakıldığında 100 yıl sonra kendilerinin de olmayacağını ifade eden Kaymaz; “Bizler, bugünkü Keşan’ımızın 100. yılı kurtuluşunda Keşan’ın her yönüyle, tarihi ve kültürel değerleriyle kitaba dönüşmesinde hepimizin ismi olacak. Emeği olan herkes teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“BU ÇALIŞMALAR İLE BÖLGEMİZ İŞ DÜNYASI, GELİŞİM HEDEFLERİNE BİR ADIM DAHA YAKIN OLACAK”
Kaymaz’ın ardından Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Şapçı söz aldı. Keşan TSO’nun kuruluşunun 64. yılını kutlayarak sözlerine başlayan İsmail Şapçı; “Sempozyumumuzun Keşan’a önemli ölçülerde katkılar sağlayacağına inancımız tamdır. Bu tarz organizasyonların her zaman desteklenmesi ve yapılması gerektiğini düşünüyorum. Keşan’ımızın tarihi, kültürü ve ekonomik yapısı üzerine yayınlanacak olan bildirgeler ile bölgemize üst düzeyde katkı sağlanacaktır. Keşan’ımızın kurtuluşunun 100. yılına yakışır bir şekilde organize edilen ve uzun soluklu toplantılar ve çalışmalar ile bugünkü bu hale getirilen organizasyonun arka planında, mutfağında emek sarf eden tüm hocalarımıza ve çalışma arkadaşlarımıza teşekkürlerimi iletiyorum. Umuyorum ki yapılan bu çalışmalar ile bölgemiz iş dünyası, gelişim hedeflerine bir adım daha yakın olacaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve inkılâpları doğrultusunda ülkemizi her geçen gün geliştirmeye aynı azim ve heyecan ile yolumuza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“KEŞAN’IN BİRLİK VE BERABERLİĞİ MEŞHUR”
Daha sonra Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu kürsüye geldi. Sempozyum için Keşan’a gelen rektörler ve akademisyenlere, sempozyum paydaşlarına, öğrencilere ve tüm katılımcılara teşekkür ederek sözlerine başlayan Helvacıoğlu; “Bugün Keşan’da çok önemli bir işe imza atıyoruz hep beraber. Keşan’ın birliğini beraberliğini gösteriyoruz. Keşan’ın nesi meşhur dediklerinde birçok kişi satır eti, pirinci, coğrafyası der ama ben birliği beraberliği diyorum. Gerçekten bizim birliğimiz beraberliğimiz Trakya’ya önder, Türkiye’ye örnek olacak kadar kıymetli” dedi.
Trakya Üniversitesi’nin önderliğinde düzenledikleri 100. Yıl Sempozyumu’nu çok değerli bulduklarını ifade eden Helvacıoğlu şu şekilde konuştu: “Bizler ikinci yüzyılda olmayacağız ama eserimiz kalacak inşallah. Sizleri misafir ettiğimiz bu topraklarda bundan 100 yıl önce muhteşem bir mücadele veren, bize zaferle birlikte özgürlük de armağan eden aziz kahramanlarımızın yüce hatırasını saygıyla yad ediyorum. İstiklal mücadelesi verenlerin kutsal emaneti olan bu kutsal topraklarda bilimle, ticaretle, sanatla, tarımla, turizmle ve daha nice gayretle parlak bir istikbal mücadelesi verenleri de şükranla selamlıyorum. 100. Yılında Keşan Sempozyumu, her türlü iltifata tabi bir marifettir. Örnek bir işbirliğinin emsal bir sinerjinin kayda değer bir üretimidir. Keşan’ın değerlerini ortaya çıkaran ve ilham veren bir buluşmadır bu buluşmamız. Keşan’ın farkındalığına ve bilinirliğine katkı sunan nadide bir emektir. Sempozyumumuzun her ilçeye hatta her ile nasip olmaz bir organizasyon olduğunu belirtmek istiyorum. Bu vesileyle katkı sunan ve Keşan’ın her mahallesinden, köyünden, sokağından değerli Keşanlı hemşerilerimin şükranlarını sunuyorum. Bugün arkeolojiden sosyolojiye, jeolojiden biyolojiye Keşan’ın adeta röntgenini çekeceğiz. Farklı salonlardaki çok sayıda oturum ve panellerde paylaşılacak bilgiler ufkumuzu açacak, en büyük buluşma Keşan’ı geliştirecek, Keşan Belediyesi olarak bizlere ivme kazandıracak. Bu sempozyumun en önemli çıktılarından biri olacak ve sempozyumun kitabı ile hepimizin Keşan deyince akla gelen başvuru kitabı olacak. Daha önce deneyimlerimiz olmuş ama elimizde hiçbir veri olmadığını söylemek istiyorum. İnşallah geçmiş bize ders olacak, bundan sonra başvuruları kitap halinde gerçekleştirip ikinci yüzyıllara, geleceğimize emanet edeceğiz. Buradaki çalışmaların ulusal ve uluslar arası camiada görünür kılınması adına Trakya Üniversitesi’nin sunduğu emek de son derece önem arz etmektedir. Araştırmaların yayına dönmesi, bilim adına olduğu gibi Keşan’ın tanınması ve gelişmesi adına da bir kazanımdır. Özgürlüğe kavuşmamızın 100. yılında Keşan Belediyesi olarak etkinliklerimizi hep 100. yıl teması ile yaptık. Bu hafta da öyle bir hafta. Alışveriş şenliklerimizden 100. yıl kurtuluşa, sempozyumumuzdan yıl boyu yaptığımız 100 etkinliğe yakın kurtuluşumuzun simgesi olan çalışmalarımızı bütün Keşan’daki sivil toplum örgütleri ile birliğimiz ve beraberliğimiz ile anlam katmaya devam ediyoruz. Keşan’ın potansiyeli çok yüksek. Allah bize bir coğrafya vermiş, yokumuz yok. Büyüklerimiz derdi medeniyetler kavşağı Keşan diye. Gerçekten medeniyetler kavşağı. Bu kavşak noktasının potansiyelini, bu birlik beraberlikle ileriye taşıyacağız inşallah. Tarımıyla, ticaretiyle, turizmiyle Trakya’da örnek, Türkiye’de önder ilçelerden biri haline getirmek, bizim boynumuzun borcu olduğunu düşünüyorum.”
“GERÇEKTEN TARİH YAZAN BİR MİLLETİZ”
Helvacıoğlu’nun ardından CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu bir konuşma yaptı. Kendisinin, Trakya Üniversitesi’nin ilk öğrencilerinden biri olduğunu söyleyen Doç. Dr. Gaytancıoğlu; “1984 yılında Ziraat Fakültesine girmiştim. O zaman Edirne'de okumuştuk, birinci sınıf Edirne’deydi. Çanakkale daha üniversite olmamıştı, maça gitmiştik. Burnuma da bir tekme yemiştim, iki saat burnum kanamıştı. Kırklareli de yoktu, Tekirdağ da yoktu. Süleyman Kök de benim okul arkadaşımdır, sınıf arkadaşım. İlknur Hanım da (Kumkale) onunla beraber araştırma görevliliği yaptık. Ahmet Atakişi de de benim öğrencidir. Yüksek lisans ve doktora öğrencim. Gerçekten çok duygulandım, çok hoşuma gitti sizlerle burada olmak. Öncelikle Trakya Üniversitemize ev sahipliği yaptığı için bilgileri, belgeleri topladığı için, fikirleri ortaya çıkardığı için teşekkür ediyorum” dedi.
Meclis çalışmalarının gece geç saate kadar sürmesine rağmen uyumadan Keşan’a geldiğini belirten Gaytancıoğlu, şu ifadeleri kullandı: “İpsala’ya katılmıştım, Havsa’ya katılmıştım, Uzunköprü’ye katılamamıştım, Meclis çalışmaları vardı. Ama Keşan'ın kaçırmak istemedim. Gerçekten tarih yazan bir milletiz ama yazılı bir tarihi de bırakmak akademisyenlerin son derece önemli bir görevi olduğunu düşünüyorum. Her ilçede böyle bir yazılı tarih bırakabilirsek, bizden sonraki nesiller de istifade eder. Çünkü bu bizim tarihimiz, geçmişimiz buralarda kimler yaşadı, nelerle eğlendiler, neler konuştular? Neler yaşadılar, nasıl bir ekonomik yaşantıları olduğunu bizler şu an belki biliyoruz ama yazıya dökmediğimiz zaman inanın söz uçar yazı kalır. O nedenle bu sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Trakya Üniversitesi 40 senedir iyi ki var. Bünyesinden birçok akademisyen birçok öğrenci çıkardı. Bünyesinden birçok üniversite çıkardı. Şu anda da 40 bin öğrencimiz var. Onlara da iyi bir gelecek diliyorum ve sempozyumun başarılı olmasını diliyorum. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
“100. YILIMIZDA ARTIK AYAĞA KALKIYORUZ”
Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu ise Trakya Üniversitesi’nin 1361’de bu topraklarda kurulan ilk eğitim kurumlarının devamın olduğuna dikkat çekerek, “Edirne civarında 56 tane medrese ve eğitim kurumu var. Aslında çok önemli şahitliklerin yaşandığı bir yerdeyiz. Balkanları fethetmiş, çağ açıp kapatan bir şehir. Bu büyük medeniyeti kuran bu büyük millet son 200 yıl büyük acılar yaşadı. 4 işgal gördü bu topraklar. Biraz hafızasını yetirdi, kendi benliğini unuttu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde büyük bir mücadele ile 100. yılımızda artık yavaş yavaş ayağa kalkıyoruz ve bir sonraki 100 yıla hazırlanıyoruz. Trakya Üniversitesi bu tarihi misyonuyla 42 bin 500 öğrencisi, 5 bin yabancı uyruklu öğrencisi ve özellikler Balkanlarda dokunmadık üniversite veya devlet kurumu bırakmadan çalışmalarına devam ediyor. 40’ıncı yılımızda artık büyük başarılar bizimdir diyerek hazırlanıyoruz. Yeni Fatih’ler Mimar Sinan’lar yetiştirmeye gayret ediyoruz. Bu sempozyum sonunda kaynak kitap oluşacak. Katkı veren herkese şükranlarımı sunuyorum. Keşan, Edirne’den farklı. Çok daha güçlü enerjisi var. Bu toprağın değerlerinin daha çok konuşulacağı, daha büyük başarıların yaşanacağı bir gelecek diliyorum” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından plaket ve ödül takdimi gerçekleştirildi. Daha sonra Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuarı öğrencilerinin müzik dinletisinin ardından, açılış paneline geçildi. Prof. Dr. Ahmet Atakişi yönetiminde gerçekleştirilen açılış panelinde; Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doktor Veysi Akın, Marmara Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doktor Neval Konuk Halaçoğlu, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Rumeli Balkan Stratejik Araştırmalar Merkez Başkanı Emekli Albay Süheyl Çobanoğlu konuşmacı olarak yer aldı. Konuşmalarının ardından; Akın, Halaçoğlu, Bağcı ve Çobanoğlu’na plaket takdim edildi.
Plaket töreninin ardından açılış programı sona erdi. 100. Yılı’nda Her Yönüyle Keşan Sempozyumu bugün de devam edecek.





