AYGÜL KONAR Çakırlar açıklamasında, çiftçinin desteklenmesi gerektiğini ve ödenen desteklerin gecikmemesinin gerektiğini vurguladı. “ÇİFTÇİNİN MAĞDURİYETİ ORTADA” Her fırsatta çiftçinin desteklenmesi gerektiğini dile getiren Çakırlar, şunları söyledi: “Herkesin ortak derdi, girdi maliyetlerinin yüksek olması. Mazotun, gübrenin yüksek olması. Özellikle merkez ilçede, Lalapaşa’da falan ciddi anlamda hasarlar var. Çiftçinin mağduriyeti ortada. Çiftçilerimiz bunları dile getirdiler. Bizlerde her fırsatta bunları söylüyorduk. Üreticilerimizi dinlediğimizde bu sorunların hat safhada olduğunu söylüyorlar.” “KÜÇÜK ÇİFTÇİ MALINI BİRAN ÖNCE ELİNDEN ÇIKARSIN DİYE BAKIYOR” Görüşmelerde çiftçilerin yaşadığı sorunların konuşulduğunu ve sorunların ileriye doğru artabileceğini ifade eden Çakırlar, sözlerine şöyle devam etti: “Borsada normal faaliyetlerini sürdürüyor. Genellikle rekolte düşüklüğünden kaynaklanan birtakım sıkıntılar var. Özellikle küçük çiftçi malını biran önce elinden çıkarsın diye bakıyor. Bazı üreticiler lisanslı depoculuğu kullanıyor. Girdi maliyetlerinden ve bu seneki afetlerden mağdur olanlar var, tarım sigortasından sızlananlar var. Tespit ediyorlar ama yeterli bulmuyorlar. Çiftçinin genel durumuna baktığımızda esnafta etkileniyor. Çiftçi para kazanacak ki gidip çarşıda alışverişini yapsın. Düğününü yaparken biraz daha rahat yaptırsın. Bu tip hayatın içindeki sıkıntılardan bahsedildi. Tarım stratejik bir ürün. Yani siz tarımı kendi ülkenizin insanının ihtiyacını karşılayacak üretimini yapıyorsanız problem yok ama yapamıyorsanız da dışarıdan mal alıyorsanız onlar önce kendi insanlarını düşünür, sonra fazlasını satar. Bu bağlamda baktığınız zaman onlarda bu sıkıntıyı parada verseniz adamlar kendi insanının karnını doyurabilmeli ki sana mal satsın. Bu tür sıkıntılar ileriye doğru daha da artacağı gözüküyor.” “GENEL BÜTÇEDEN TARIM ÜRETİCİSİNE AYIRDIĞINIZ PAYI VERMİYORSANIZ, HAKSIZLIK OLUYOR” Desteklemelerin zamanında ödenmediği için üreticilerin, mağdur olduğunu vurgulayan Çakırlar, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Ümit ediyorum bu konuda ciddi radikal tedbirler alınarak, özellikle üreticinin daha rahat olmalarını sağlarlar. Özellikle bu destekleme konusunda da büyük bir şikâyet var. Desteklemeleri veriyorlar ancak bunu bir yıl sonra ödüyorlar. Üreticiler, desteklemeler zamanında ödenmediği için mağdur olduklarını söylüyorlar. En önemli şeylerden bir tanesi de 2006’lı ya da 2008’li yıllarda ‘Türkiye’deki genel bütçenin yüzde 1’i çiftçiye destekleme olarak verilmeli’ diye bir şey vardı. Asıl sızlandıkları konulardan biri de buydu. Bu zamana kadar da bunun yüzde 1’i değil, ancak yüzde 0,5’i yani yarısına geliyor. Genel bütçeden tarım üreticisine ayırdığınız payı vermiyorsanız, haksızlık oluyor.”