MEHMET AYTAÇ

TEMA Vakfı Edirne İl Temsilcisi Şirin Çoğal, Havsa’nın Söğütlüdere köyündeki mera alanının taş ocağına dönüştürülmesi için Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinin başlatıldığını belirterek, mera alanının hayvancılık ve bölgedeki yaban hayatı için yaşamsal önemini hatırlattı ve çevrede oluşturacağı olumsuz sonuçlar nedeniyle projeden vazgeçilmesi gerektiğini bildirdi.

Meraların tarım ve hayvancılık faaliyetlerindeki önemine vurgu yapan TEMA Vakfı Edirne İl Temsilcisi

Şirin Çoğal, “Barındırdıkları bitkiler sayesinde hayvancılık yapan üreticilere yem açısından ekonomik rahatlama sağlayan meralar, yaban hayatı için de yaşamın devamlılığında vazgeçilmez alanlardır. Tarımsal anlamda bölgemiz, ayçiçeği, çeltik, buğday üretimi açısından önemli bir noktadadır. Bölgemizin yanı sıra ilimiz özelinde ise tarım ve hayvancılık konularında oluşturulan destekler ile üretime yönelik teşvik politikaları gerçekleştirilmektedir. İstanbul'da bulunan sanayinin çevre şehirlere hareketi sonucunda, Tekirdağ ilinde sanayileşme artışı olduğu görülmektedir. Bu gerçekler göz önünde bulundurulduğunda hem bölgemizin ve ilimizin tarım ve hayvancılıktaki yerinin korunabilmesi hem de doğal yaşamın devamlılığının sağlanabilmesi için ilimizde koruma-kullanma dengesine yönelik daha özel politikaların geliştirilmesi gerekmektedir” diye konuştu.

“HAYVANCILIK VE YABAN HAYATI İÇİN YAŞAMSAL ÖNEMDE”

12 Eylül’de Havsa ilçesi Söğütlüdere köyünün merasında taş ocağı üretimi için ÇED başvurusu yapıldığını belirten Çoğal, ÇED dosyasından bilgileri de paylaşarak, “Yol yapım, bakım ve onarımlarında kullanılması amacıyla mera içerisinde yıllık 390.000 ton üretim yapılacak bir maden açılmak istenmektedir. 5 yıl boyunca işletilmesi planlanan proje için 10 hektarlık bir alanın 82 noktasında, her bir nokta için yaklaşık 46 kilo patlayıcı ile patlatma gerçekleştirileceği de yine ÇED dosyası içerisinde açıklanmaktadır” ifadelerini kullandı.

Çoğal, projenin onaylanması halinde hayvancılık ve bölgedeki yaban hayatı için yaşamsal önemi bulunan meranın, patlayıcı kullanılarak cevher elde edilen bir maden alanına dönüştürüleceğini kaydederek, “Mera alanı kaybının yanı sıra patlatmalar ile oluşan ses de yakın çevredeki yurttaşları etkileyecektir. Patlatmanın ses dışındaki diğer sonucu ise titreşim oluşturmasıdır. Oluşacak titreşimlerin meranın yakın çevresinde bulunan göleti ve yeraltı sularını da etkileme ihtimali bulunmaktadır. TEMA Vakfı Edirne İl Temsilciliği olarak gıda güvenliğinin sağlanması, kırsal nüfus kaybının önüne geçilebilmesi için yerelin kendi özelinde gelişim potansiyellerini destekleyecek fiziksel ve ekonomik altyapının oluşturulması gerekliliğini hatırlatıyoruz” diyen Çoğal, “Henüz değerlendirme aşamasında olan projenin mera alanına yapılmaması gerektiğini düşünüyor, Bakanlığın da bu yönde karar vermesini umut ediyoruz” dedi.