HABER MERKEZİ Bu maddelerin vücuda hızlı şekilde insülin direnci oluşturup, acıkma hissine neden olduğunu dile getiren İyiiz, "Yemekten 2-3 saat sonra kan şekeri düştüğü zaman siz çok tok olsanız da şiddetli bir acıkma hissediyorsunuz. Bu insülin salgılatan rafine karbonhidratları tükettiğiniz için" dedi. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. İyiiz, hastanede verdiği 'diyabet' konulu toplantısında hastalığa neden olan etkenler ve alınması gereken önlemleri anlattı. İyiiz, şeker hastası riski taşıyan kişilerin özellikle beyaz un, beyaz şeker ve nişasta gibi rafine karbonhidratlardan uzak durması gerektiğini ifade etti. Tedavi edilmediği takdirde şeker hastalığının kalp ve damar hastalıklarına ile ölüme kadar götürebileceğini kaydeden İyiiz, oruç tutmak isteyen şeker hastaları için ise uyarıda bulundu. DİYABET KALP-DAMAR HASTALIĞIYLA BİRLİKTE GELİYOR Diyabetin, kişinin kan şekerinin kronik yüksek olma hali olduğunu belirten İyiiz, çok dikkat edilmesi gereken bir hastalık olduğunun altını çizdi. İyiiz, "Neden diyabeti bu kadar çok tedavi etmeye çalışıyoruz, neden bu kadar bizi endişelendiriyor? Çünkü diyabet her zaman kalp damar hastalıklarıyla birlikte geliyor. Kandaki şekerimiz ne kadar yüksekse damar çeperindeki bozulma o kadar şiddetli oluyor ve o kadar sıklıkla, fazla şekilde kalp damar hastalıklarına maruz kalıyoruz. Diyabet oluşumunun birkaç sebebi var aslında. Bunlardan birisi insülin direnci. Bir tanesi kilo fazlalığı dediğimiz obezite. Rafine karbonhidratların aşırı tüketimi ve hareketsiz yaşam. İnsülin direnci deyip geçmemek gerekiyor. Vücutta salgılanan çok fazla insülin yağ sentezini arttıracak, kilo almamızı sağlayacak, kilo vermemizi zorlayacak. İnsülin direnci hastaları tansiyona daha meyillidirler, tansiyonu daha kolay yükselir, daha zor düşer. Yani normal bir insan 1 birim insülin salgılıyorsa, insülin direnci olanlar 3-4 birim salgılıyor" dedi. SAHURDA UZAK DURUN Diyabet tedavisinde yaşam tarzı değişikliği tavsiye ettiklerini belirten Dr. İyiiz, rafine karbonhidrat kısıtlaması, düzenli egzersiz ve gerektiğinde ilaçlara başvurulduğunu söyledi. Şeker hastalarının oruç tutması konusuyla ilgili de İyiiz, şöyle konuştu: "Şeker hastası olsa da olmasa da sağlıklı bir insanın sağlıklı şekilde oruç tutabilmesi, acıkmaması için rafine karbonhidrat grubundan, özellikle sahur yemeğinde uzak durmasını öneriyoruz. Yani beyaz un, beyaz şeker ve nişasta gibi şeyler. Bunlara pirinç ve patates de eklenebilir. Özellikle kızartma şeklinde patates yapılıyorsa şekere yakındır, vücuda insülin salgılatır. Bunlar insülin direncini oluşturuyorlar. Normal yiyeceklere göre bunlar 3-4 kat daha fazla insülin salgılatıyorlar çünkü hızlı bir şekilde kana şeker veriyorlar. Eğer vücudunuz sağlıklı bir vücutsa hızlı şekilde insülin salgılıyor ve şekeriniz yükseliyor, sonrasında hemen hızlı şekilde şekeriniz düşüyor. Bu ne zaman denk geliyor? Yemekten 2-3 saat sonraya, işte o kan şekeri düştüğü zaman siz çok tok olsanız da şiddetli bir acıkma hissediyorsunuz. Bu insülin salgılatan rafine karbonhidratları tükettiğiniz için. Eğer insülin direnciniz varsa, eğer şeker hastasıysanız bu çok daha abartılı oluyor ve acıkmanız çok daha şiddetli oluyor."