HÜSEYİN ÜNSAL YÜCEL

Yukarı Zaferiye Mahallesi Necati İşcan Caddesi üzerinde bulunan ve 1914 yılında inşa edilerek Çanakkale Savaşı'nda cephe gerisi hastanesi olarak yaralı askerlerin tedavi edildiği daha sonraki yıllarda ise Kızılay ve memleket hastanesi olarak da hizmet veren bina, Aralık ayında kent müzesi olarak kullanılmak üzere Keşan Belediyesi'ne devredildi. Binanın restorasyonu için proje hazırlanırken, yapılan duyurularla şehrin kimliğini yansıtan ve günlük hayatta kullanılan eski eşyalar müze bünyesinde toplanmaya başladı. Eşyalar arasında yer alan eski mutfak araçları, su küpleri, patlamış top mermisinden yapılmış havan, el yazması notlar bulunan Kuran-ı Kerim, yağlı güreşlerde giyilen kispet, müzik aletleri ve daktilolar dikkat çekiyor.    

HALK TARAFINDAN İLGİ GÖRDÜ

Keşan Kent Müzesi Koordinatörü Arkeolog Aslı Avcı, kent müzesi olarak kullanılan binanın 1900'lü yılların başında inşa edilerek, Çanakkale Savaşı döneminde cephe gerisi hastanesi olarak kullanıldığını belirterek, "Bina ilk önce cephe gerisi hastanesi olarak kullanılmış. Aralık ayında da Keşan Belediyesi'ne kent müzesi olarak tahsis edildi. Ocak ayı itibariyle çalışmalarımıza başladık. Öncelikle bir duyuru yaptık. Vatandaşların ellerinde eski olan, kent kimliğini yansıtan eşyaları bize getirmelerini istedik. Bu halk tarafından oldukça ilgi gördü. Herkes elinde olan, sakladığı eşyalarını bize getirdi" dedi. 

BURASI ŞEHRİN BULUŞMA MEKANI, AYDINLIK YÜZÜ OLACAK

Binanın restorasyonu için bir proje hazırlandığını ifade eden Avcı, "Binanın gerçek kimliğinin ortaya çıkarılması için restorasyon yapılacak. Bununla da ilgili bir proje hazırlanıyor. Ayrıca bir Keşan kitabı hazırlayacağız. Kitapla ilgili sempozyum düzenleyeceğiz. Müzede bir kent araştırmaları merkezi kurmak istiyoruz. Burada yüksek lisans ile doktora öğrencilerinin çalışmalarını ve bize Keşan'la ilgili akademik bilgi sağlamalarını istiyoruz. Binamızın alt katında ise çocuk ve gençlerle atölye çalışmaları yapacağız. Burası yaşayan bir kent müzesi olacak. Bahçemize bir amfi tiyatro, açık hava sineması ve müze kafe inşa edilecek. Burası şehrin buluşma mekanı, aydınlık yüzü olacak. Umuyoruz ki müzemizi tüm halkımızla birlikte 19 Kasım 2022'de açacağız" diye konuştu. 

ŞEHRİN KİMLİĞİNİ YANSITAN EŞYALAR GETİRİLİYOR

Aslı Avcı, yaptıkları duyuru sonrası şehrin kimliğini yansıtan ve günlük hayatta kullanılan eski eşyaların müzeye getirilmeye başlandığını dile getirerek, "En çok dokuma, tarım malzemeleri, eski radyo, televizyon ve daktilolar var. İçerisinde el yazması notlar bulunan eski Kuran-ı Kerim var. Aynı zamanda Arapça kitaplar da bulunuyor. Eskiden gelinlerin çeyizine konulan el işi malzemeler var. Eski gelinlik ve nişanlık kıyafetler var. Kunduracı malzemeleri getirdiler. Su küpleri, mutfak malzemeleri de getirilenler arasında. Yağlı güreşlerde giyilen kispetler var. Ayrıca biz burada eski zanaatları burada yaşatmak istiyoruz. Müzemizdeki her odanın farklı bir senaryosu olsun istiyoruz. Öte yandan bir gazete arşivimiz var. Bu arşiv şu an dijitale aktarılıyor" ifadelerini kullandı.  

GELECEĞE KÖPRÜ KURMAK İSTİYORUZ

Kent müzesiyle şehrin tüm değerlerini bir arada yaşatmayı amaçladıklarını belirterek, "Biz burada Keşan'ın tarihini, kültürünü hepsini bir arada yaşatmak ama bir taraftan da geleceğe köprü kurmak istiyoruz. Bunu da çocuklarla ve gençlerle yapabiliriz. Artık kültürel mirasımıza sahip çıkmalıyız. Müzenin bahçesinin kültürel faaliyetlerde kullanılmasını istiyoruz. Birçok projemiz var. Hepsini hayata geçirmeyi hedefliyoruz" dedi.