SONGÜL KONAR Şen, Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı pandemi desteklerinde çiftçiye herhangi bir yardım yapılmadığını, çiftçiye başının çaresine bak denildiğini söyledi. “ÇİFTÇİYE, 2021 YILINDA SİZ KENDİ HALİNİZİN ÇARESİNE BAKIN DENDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM” Çitçilerin kış döneminde çok fazla harcama yapmadığı için sesiz kaldığını söyleyen Şen, ekim döneminde işin ciddiyetinin farkında olacaklarını belirterek şunları söyledi:“Pandemi sürecinde çiftçi hep sahada. Sahada ama 2021 yılı bütçesi TBMM’de açıklanırken bize değer verilmediğini görüyoruz. Açıklanan 2021 bütçesi 2020 gibi 0 bütçe olarak açıklandı. Çiftçi desteklerinde bir artış yok. Sadece sertifikalı buğdayda %100 bir destek var. Sertifikalı buğdayı da Keşan’da 4 bin çiftçiden kaçı kullanıyor ona bakmak lazım. Birde ayçiçeğinde Bakanın vermiş olduğu bir beyanat vardı. O da 50 kuruştu. Diğer desteklerde çiftçiye, 2021 yılında siz kendi halinizin çaresine bakın dendiğini düşünüyorum. Bu kadar enflasyonun olduğu, girdi maliyetlerinin çok yükseldiği bir ülkede çiftçiye değer vermemek bence tarımı kendi halinde bırakmak demek. Dolayısıyla bu kendi kendinize idare edin demektir. Mevcut olduğumuz durum idare edin demek diye düşünüyorum.” “ŞU ANDA ÇİFTÇİ UYUYOR” Çiftçinin Bağ-Kur ödemesinin kendileri tarafından yapıldığını belirten Hasan Şen, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Şu anda desteklemeler de yok. Çiftçi tam üretim aşamasına henüz başlamadı. Çiftçinin sessizliğinin en büyük nedeni şu anda maliyet açısından harcama yapmaması. Yarın tarlaya araziye indiği zaman, traktörünü çalıştırıp marşına bastığı zaman işin ciddiyetini anlayacaklar. Bugünkü şartlarda bir litre mazotun 6 bin 720 TL olduğu dönemde çiftçiye gübre mazot desteğini aynı seviyede bırakırsan, bir gübre geçen yıl %30 zam görüyorsa, gübreyi atma işlemi başladığında ve Tarım Kredi Kooperatiflerinden fiyat almaya başlandığı zaman, bunun ne kadar büyük bir fark olduğunu o zaman görecek. Şu anda çiftçi uyuyor. Elinde mevcut olan kazandığı parayı yiyor sadece ve elindeki parayla kendi yaşamını idam ettiriyor. Her zaman söylüyorum çiftçi bereket Bağ-Kur emeklisi. Bu emeklilik ile ayakta duruyor. Çiftçilerin yaş oranları bilindiği üzere köylerde 59. Bu bizler ve ilerisi için çok kötü bir durum. Hiç artışımızın olmadığı, girdi maliyetlerinin olabildiğince arttığı bir ortamda bize heba görünen bu desteklerin hiç arttırılmaması bence manidar. Genelde genç insanlar önünü görmediği için hükümetlerin yanlış politikalarından dolayı çiftçilik yapmıyor. İnsanlar Bağ-Kur ödüyor, çiftçi Bağ-Kur ile esnaf Bağ-Kur arasında 50-100 TL gibi bir fark var. Emekli olması için ödemesi gerekiyor. İnsanlar çiftçi Bağ-Kur’u ödüyor ama kendi kazandıklarından ödüyor. Bunu bir harcama gideri gibi görmek lazım. Çiftçi kendi Bağ-Kur’unu hep kendisi ödüyor. Esnaf Bağ-Kur’u da var ama o ayrı bir konu. İnsanlar bununla yetinmeye çalışıyor. Kış sürecinde harcamalar nispeten az oluyor, az olduğu için bununla yetinmeye çalışıyor.”