SONGÜL KONAR “DEVLETİN AÇIKLAYACAĞI FİYATLARI BEKLİYORUZ” Ayçiçeği hasadının başladığının altını çizerek, sözlerine başlayan Yetim şunları söyledi: “Ayçiçeğinde verimler, 100-200 kilogram arasında değişiyor. Geçen yıllarda yağ oranı yüzde 45-yüzde 47’leri görüyordu ancak, bu yıl ki, yağ oranları yüzde 38-yüzde 40 seviyelerinde olduğunu görüyoruz. Çiftçi, ürünlerinin biçimini yapıyor. Tüccar, ayçiçeğin tonunu 3 bin 200-3 bin 300 TL arasında alıyor. Biz, devletin açıklayacağı fiyatları bekliyoruz.” “ÇİFTÇİNİN BORÇLARI KATLANARAK, ARTIYOR” Mehmet Ali Yetim sözlerine şöyle devam etti: “Tarım ve Orman Bakanı geçen yıl, ayçiçeği üretiminin çok fazla olduğunu söyleyerek, fiyatı 2 bin 500 TL olarak açıklamıştı. Bu yıl ise, devletimiz daha herhangi bir fiyat açıklamadı. Devlet dediğin, çiftçisini ezdirmemeli. Dışarıdan ithal edilecek ayçiçeği 550 dolar seviyesindedir. Dolayısıyla, ithal ayçiçeğinin tonunu 4 bin TL’nin üzerinde olduğunu görmekteyiz. Ama bu yıl havalar kurak gidiyor ve yeterli üretim olmazken, çiftçiden 3 bin TL’ye ürün alınıyor. Çiftçinin sattığı ürün para etmezse, borcunu nasıl ödeyecek? Çiftçinin borçları katlanarak, artıyor. Pandemi döneminde, çiftçiye değer verileceğine aksine ezildiğini görmekteyiz. Tarım politikası yerlerde sürünüyor.” “TARIMDA YANLIŞ POLİTİKALAR UYGULANIYOR” “Tarım anlamında halen yanlış politikalar mı uygulanıyor?” şeklindeki soruya cevap veren Yetim, şunları söyledi: “Tarımda yanlış politikalar uygulanıyor. Türkiye’nin ayçiçeği yağ tüketim oranı 900 bin tondur. Türkiye olarak, bunun 550 bin tonunu üretebildik ve geri kalanını ithal ettik. Bu yıl ise, 450 bin ton seviyesinde yağ üretimi olabilir ve geri kalan yüzde 60’lık bölümü ithal etmek zorunda kalacağız. Ayçiçeği desteklenmediği sürece, sıkıntılar yaşanmaya devam edecektir. Uygulanan yanlış tarım politikaları nedeniyle, köylerden şehre göç yaşanmaya devam edecektir. Çiftçinin üretememesi durumunda, fiyatlarda artış yaşanır ve bu da, tüketici açısından çok zor olacaktır. Üretim desteklenirse, ekonomik anlamda çark döner. Çiftçilerimize sahip çıkılmalı. Keşan’daki siyasi parti yetkilileri, ayçiçeği konusundaki düşüncesi nedir?” “KURAKLIĞIN YAŞANMASI NEDENİYLE, VERİMLER ÇOK YÜKSEK SEVİYEDE DEĞİL” Ayçiçeği fiyatları hakkında değerlendirmelerde bulunan Mehmet Ali Yetim “Ayçiçeği fiyatlarını, enflasyon oranı ya da yüzde 20 seviyesinde verilmesini kabul etmemiz mümkün değil. Çünkü bu yıl kuraklığın yaşanması nedeniyle, verimler çok yüksek seviyede değil. Bundan ötürü de, çiftçinin zarar etmeyeceği bir fiyat oranı verilmeli ve gerekli desteklemeler yapılmalı. Gübreye, 1 ay içerisinde 300 TL zam yapılıyor. Girdiler sürekli artırılıyor ama çiftçinin malına gelindiği zaman kuruşun hesabı yapılıyor. Tarım ve Orman Bakanımız, geçen yıl 2 bin 500 TL açıkladıysa, bu yılda çıkıp fiyat açıklasın. Eğer açıklamıyorsa, Yağlı Tohumlar çıkıp fiyat açıklasın. Yağlı Tohumlar Kooperatifi, bağımsızdır ve çıkıp fiyat açıklamalı. Kooperatif, üreticinin yanında olmalı. Üretim olmadan hiçbir şey olmaz. Çiftçinin kendi hakkını araması gerekiyor. Bunun içinde sendika çerçevesinde örgütlenmesi gerekiyor” şeklinde konuştu. “YAĞLI TOHUMLAR, ÇİFTÇİYE YETERİ KADAR SAHIP ÇIKARSA, AYAKTA KALIR” Yağlı Tohumların, 1-2 yıl içerisinde özelleştirmeye gideceğini düşündüğünü ifade eden Yetim sözlerini şöyle tamamladı: “Yağlı Tohumlar Kooperatifi inisiyatif gösterip, fiyat açıklamakta zorluk yaşıyor. Kooperatifin üye sayısı, 125 bin iken; 25 bin seviyesine kadar düştüğünü görmekteyiz. Yağlı Tohumların, 1-2 yıl içerisinde özelleştirmeye gideceğini düşünüyorum. Bu gidişle, Yağlı Tohumları da, çiftçinin elinden alacak gibi duruyorlar. Yağlı Tohumlara sahip çıkamadığımız gibi sahip de çıkartmıyorlar. Burada, çiftçinin herhangi bir suçu yok. Yağlı Tohumlar, çiftçiye yeteri kadar sahip çıkarsa, ayakta kalır. Yöneticiler, kooperatif olarak değil; kişisel olarak seçildiğini düşünüyorlar. Ayrıca, maaşların 30 bin-40 bin TL seviyesinde olduğu konuşuluyor. Bunlar çok büyük paralar ve bu durumda, çiftçinin Yağlı Tohumlara bakış açısını biraz değiştiriyor.”