BÜLENT SAYLAM
Yediğin içtiğin senin olsun bana gördüklerini anlat derler seyahat edenlere… Çok gezen mi bilir çok okuyan mı diye de devamı gelir ama çok da bilinmez bu sorunun yanıtı en azından benim tarafımdan. Çünkü bir yere gitmeden önce o yer hakkında bilgi toplarım. Okurum. Dijital çağda olduğumuz için de Youtube’dan gideceğim yerle ilgili vlogları seyrederim. Seyahat edeceğiniz yerleri Google Views ile cadde cadde, sokak sokak gezme imkanınız olur Google’ın aracının gezdiği tarih itibariyle oralar hakkında hatırı sayılır fikir ve bilgi edinirim. O yüzden gezmeden önce araştırırım öyle seyahat ederim. Bu bir kural değildir bazen de zamanın akışına bırakırım.
Bayram tatili ile başlayan ve normal mesaiden 2 gün (ç)alarak arkadaşlarımın yardımıyla 3 günlük Bulgaristan gezisi gerçekleştirdim ailem ile. 5 kişiden oluşan aile bireylerim (Ben, eşim, çocuğum, kardeşim ve damadımız) ile çıktığımız Bulgaristan yolculuğumuz hakkında gördüklerimi anlatmaya çalışacağım. Bir gezi hatıra yazısı dışında şehir, insan kültürleri, yaşam kaliteleri, görgü, alışkanlıklar, şehirleşme, kültür, tuhaflıklar gibi bazı gözüme ilişen konuları neden biz böyle değiliz ya da neden onlar bizim gibi böyle değil tarzında kısa kısa tespitlerimi sizlerle paylaşacağım.
Svilengrad (Mustafapaşa Kazası), Plovdiv (Filibe) ve başkent Sofya olmak üzere bu şehri gezme imkanımız oldu. Bu üç şehir hakkında şehirleşme, şehir kültürü, mimari, kültür farklılıklarımız, eksiklikleri ve fazlalıkları şeklinde başlıklar olarak değerlendirmelerim olacak. Gördüğüm, bizde olmasını istediğim bazı güzel şeylerin Keşan’da ve bölgemizde uygulanmasını hem isteyeceğim hem de sorgulayacağım bugüne kadar neden biz de bunu yapmadık diye…
Tabii bu seyahati gerçekleştirmemizin en önemli nedeni olan Iron Maiden konseri ile ilgili de yaşadıklarımı yazımın sonunda okuyabileceksiniz.
Svilengrad, Plovdiv ve Sofya şehirlerinin olduğu 3 bölümlük bir yazı dizisi hazırladım sizlere... Pazartesi Plovdiv’le başlıyoruz...