HABER MERKEZİ

Av. Tekin açıklamasında, “günümüzde adil olmayan gelir dağılımının oluşturduğu yoksulluk, yoksulluktan kaynaklanan açlık, bir de buna eklenen savaş ve çatışmalar insanlık tarihinin en kötü tablosunu oluşturuyor” dedi.   

Bütün bu olup bitenlerin günümüz dünyasında olağan bir durum gibiymiş gibi gösterilerek 1 Eylül tarihi Dünya’da ve Ülkemizde “Dünya Barış Günü” olarak kutlandığını kaydeden Av. Tekin, “İnsanlık,  bütün dünyada ekilen nefret tohumlarına, toplu sömürüye, halklar arasında oluşturulan düşmanlığa karşı gerçek barış istiyor. Bölge halkları, birbirinin haklarına saygı göstererek barış ve huzur içinde yaşamak istiyor” şeklinde konuştu.

Bir taraftan sözde “Dünya Barış Günü” kutlanırken, diğer taraftan bilhassa İslam coğrafyasının katliamlarla kan gölüne dönüştürüldüğüne dikkat çeken Av. Sinan Tekin, “Biz, yüzyıllarca geniş bir coğrafyada dini, ırkı ne olursa olsun adil paylaşım ve insan temel haklarını koruyarak bir arada barış ve huzur içinde yaşatmış bir milletin bakiyesiyiz. Ama gelin görün ki bugün insanlarımız bu güzelliklerden mahrumdur. Ekonomide, siyasette, eğitimde dışa bağımlılığımızın faturasını asgari ücretle çalışan insanımız ödüyor. Ailesinin yetersiz ekonomik şartlarına rağmen bin bir güçlükle üniversiteyi bitirip iş bulamayan gençlerimiz ödüyor. Günlük alış verişini yapabilmek için cebinde 3-5 banka kredi kartı taşıyan insanımız ödüyor. Ürün almak için yaptığı masrafı dahi alamayan çiftçimiz ödüyor. AVM’ler ile Zincir marketlerle rekabet edemeyen esnafımız ödüyor. Velhasıl, belli bir azınlığın dışında tüm toplumumuz ödüyor” değerlendirmesinde bulundu.

Müslüman bir toplum olarak bizim medeniyet değerlerimizin olmazsa olmazları olan “barış, sabır ve kanaat” gibi kavramları da hatırlatan Saadet Partisi İl Başkanı Av. Sinan Tekin, “Biz bu değerlerden uzak bırakıldığımız için bugün ‘barış’a da ‘huzur’a da hasret kaldık. Bunları ‘mum’la arar olduk. Ecdadımız öyle dememiş mi; ‘istiyorsan sulh-u salah, hazır ol cenge/mücadeleye.’  Evet. Özlediğimiz barış ve huzura kavuşmak istiyorsak, emperyalist güçlerin sömürü çarkından kurtulup kendi medeniyet değerlerimize, ‘Adil Düzen’e dönmemiz gerekir. İşte o zaman ‘Dünya Barış Günü’ huzur içinde kutlanır” dedi.