Cumhuriyetimizin 91. Yaşını kutlayacağımız 29 Ekime çok yaklaştık. Bu sene diyorum  ki; hepimiz her zamankinden daha coşkulu kutlayalım Cumhuriyetimizi. Vatanımızı böldürmemeye kararlı olduğumuzu haykıralım hep bir ağızdan! Milli beraberlik şuuruna sahip olduğumuzu gösterelim dünyaya! Her yeri bayrağımızla donatalım, İstiklal Marşımızla, 10. Yıl Marşımızla inletelim her yanı….

Ülkece birlik beraberliğe en çok ihtiyacımız olan günleri yaşıyoruz. Tüm bu zorlu zamanlarda çok zor şartlarda kazanılan Kurtuluş Savaşımızı hatırlayalım. Türk, Kürt, Laz, Ermeni, Arap… şehitlerimiz, aç, yorgun, uykusuzken savaştılar…. Şehitlerimizin kanlarıyla sulananbu topraklar üzerinde Cumhuriyetimiz yükseldi. Birkaç hafta önce Gelibolu’ da bulunan yeni şehitlik, mücadelemizin büyüklüğünün kanıtlarından yalnız biri… (http://www.cumhuriyet.com.tr/foto/foto_galeri/122837/1/Gelibolu_da_yeni_bir_sehitlik_bulundu.html

Aslında milletçe verdiğimiz Kurtuluş Savaşı’ mızı sadece 29 Ekim’ lerde değil, her zaman aklımızda tutmalıyız. Aynı şekilde Kahraman Türk Ordumuzu sadece resmi bayramlarda hatırlamamalıyız. Türkiye’ nin tüm illerinde gece gündüz hepimizin güvenliğini sağlamak için canı pahasına çok zor ve çok önemli görevi üstelenen ordumuzun moralini her zaman yüksek tutmak hepimizin görevi.

Bulunduğumuz bölgenin  en güçlü ordusu Türk Silahlı Kuvvetlerimizdir.Ayrıca tarihte bilinen en eski düzenli ordu, Türkler tarafından kurulmuştur. "Ordumuz, Türk birliğinin,Türk kudret ve kabiliyetinin,Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir."ve “ Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye idealini tahakkuk ettirmek için sarf etmekte olduğumuz sistemli çalışmaların yenilmesi imkansız teminatıdır. “sözleri Atatürk’ ün ordumuza verdiği önemi açıkça gösterir.

Ordumuzun dünyanın şahit olduğu şanlı tarihi, vatan bütünlüğü için hiç tereddütsüz kanının son damlasına kadar canını feda etmesi ve vatanın bütünlüğü konusunda son derece kararlı olması; ordumuza çok büyük bir caydırıcılık kazandırmıştır. Hatta bu caydırıcılığından ötürütüm Avrupa’ yı işgal eden faşist lider Hitler, ülkemizden uzak durmuştur.

 

NATO Savunma Paktına dahil olarak savunma güvencesini arttıran ordumuz, aynı zamanda global dengenin korunmasına katkıda bulunmaktadır. NATO ülkeleri için ordumuz,  büyük bir öneme sahiptir. Milletimizin şerefi olan, tüm dünyada barış simgesi olarak bilinen ordumuz;  şefkatli, vicdanlı, sevecen olmasıyla görev almış olduğuülke halkları tarafından da çok sevilmektedir.

Yazımı Türk askerinin sahip olduğu güzel karakterini, cesaretini, azmini  vurgulayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ün sözleriyle sonlandırmak istiyorum. Unutmayalım vatan bize tüm şehitlerimizden emanet!…..

Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir fütur (yılgınlık) bile gösteremiyor; sarsılmak yok! Okumak bilenler ellerinde Kuran-ı Kerim, cennete girmeye hazırlanıyor. Bilmeyenler, kelime-i şahadet getirerek yürüyorlar. Bu, Türk askerlerindeki ruh kuvvetini gösteren, şaşılacak ve övülecek bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur. (Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 169)

Türk Ordusu! Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz, daha sağlam askere rastgelinmemiştir. Her zaferin mayası sendedir. Her zaferin en büyük payı senindir. Kanaatinle, imanınla, itaatinle hiçbir korkunun yıldırmadığı demir gibi temiz kalbinle düşmanı sonunda alt eden büyük gayretin için gönül borcumu ve teşekkürümü söylemeyi kendime aziz bir borç bilirim.
(Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 171)