SONGÜL KONAR

“CANLAR İÇİN GEÇİCİ YUVALARA İHTİYAÇ VAR”

10-15 gün önce bazı sokak hayvanlarının durumunun kötü olduğu yönünde derneğe ihbar geldiğini belirten Cebeci, “Bir yavru kedimizin gözü dışarıya çıkmış, diğerinin de üzerine yağ döküldüğü için çok kötü duruma geldiklerini bize ilettiler. Bunun yanı sıra; bir kedinin de burnunun koptuğu yönünde bir ihbar geldi. Bu canlarımız hemen tedavi altına alındı. Bunların tedavileri bittikten sonra yeniden ameliyata alınabilmesi için büyümesi gerekiyor. Canlar için geçici yuvalara ihtiyaç var. İki canımız için Erikli’de iki ayrı ailemize teslim ettik. Canlarımıza hep birlikte sahip çıkalım. Bizlerin manevi desteğe ihtiyacı var. Can evimizde, çok yavrularımız var ve onlarda yeni yuvalarına kavuşmayı bekliyorlar. Ayrıca, mamaya ihtiyacımız var. Fırınlarımız, bayat ekmek bağışında bizlere bulunurlarsa, seviniriz” dedi.

“GÜCÜ ORANINDA NE KADAR BAKABİLİYORSA BAKMALI”

Hayvanları Koruma Kanunun gündemde olduğunu ve en fazla 3 hayvanın sahiplenilmesiyle ilgili söylemlerin dile getirildiğini hatırlatan Sevinç Cebeci sözlerine şöyle devam etti: “Yeni yasa daha geçmiş değil. Yeni yasa tasarısına göre; bir kişinin en fazla 3 cana bakabileceği dile getiriliyor. Fakat bu ne kadar doğrudur bilmiyorum. Bu düşünceye bizler katılmıyoruz. Benim evimde 2 kedim, 3 köpeğim var. Bununla ilgili bir sınırlama getirilmemeli. İnsanlar gücü oranında ne kadar bakabiliyorsa bakmalı. Örnek vermek gerekiyorsa, insanlara kaç çocuğu olacak şeklinde bir sınırlama getirebiliyor musunuz? Elbette ki, hayır. Bizler de bu canları evlatlarımız olarak bakıyoruz. Benim gücüm varsa, 3’e, 5’e ya da 10’a bakarım. Hayvan severler olarak, bunu kabul etmiyoruz. Cezaların sadece vatandaşlara değil; görevini yapmayan belediye barınaklarına da uygulanmalı. Türkiye’de bazı belediyelerin hayvanları aç bıraktıklarını, kısırlaştırıp yağmurun altına nasıl attıklarını görüyoruz. Bunlar kabul edilebilir bir durum değildir. Belediye barınaklarında maaş için değil, hayvanları gerçekten seven insanların çalışmasını istiyoruz.”