GİZEM GÖRÜR
Türkiye’de kadına yönelik oluşan şiddet olaylarıyla, Atatürk’ün adına ve hatırasına yönelik saldırıların da arttığının altını çizerek sözlerine başlayan Erk Oğuz, “Saldırı ve hakaretlerin aynı paralelde yükseldiğini görmekteyiz. Bunları hem sosyal medyada, hem de görsel medyada görüyoruz. Gün geçmiyor ki; Atatürk büstüne, fotoğrafına, hatırasına, ailesine, annesine hakaretler etme teşebbüsünde bulunuyorlar ve saldırılarda bulunuluyor. Saldırılar her geçen gün artarak devam ediyor. Aynı şekilde kadına yönelen şiddette, cinsel istismardan, darp olaylarına kadar, aşağılayıcı söylemlerde artış yaşandığını görüyoruz. Modern, laik ve hukuk düzeniyle giden ülkemizin fabrika ayarlarına yönelik bir saldırı yapılıyor. Çocuk istismarı da yükseliyor ve her gün yeni bir vak’a yaşanıyor. Yaşanan durum ürkütücü boyutta.” dedi.
BU ÜLKEYİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE SİLAH ARKADAŞLARI KURMUŞTUR
Nilüfer Erk Oğuz, sözlerine şöyle devam etti: “Basında bazı şiddet olaylarının aynen yayınlanmaması gerekir. Kötü örnek kötü örneğin yaşanmasını beraberinde getirir. Dolayısıyla insanlar bu kötü örnekleri kafalarında normalleştirirler. İçlerinde bir nebze de olsa Atatürk büstüne ve kadına şiddet eğilimi varsa, kafalarında normalleştirir ve uygulamaya koyar. Kadına ve çocuklara yönelen şiddetin, istismarın tek odaklı olduğunu düşünmüyorum. Toplumun tüm fabrika ayarlarının bozulduğunu ve ahlak erozyonuna uğradığını, modern çağdaş yaşam ilkelerinden uzaklaşmaya başladığımızı düşünüyorum. Sadece kanunlarla, cezai yaptırımlarla değil, toplumsal anlamda da rehabiliteye ihtiyacımız var. Toplumsal tepki de gösterilmelidir. Türkiye’de okuma ve devrimlerle ilgili seferberlik yapıldıysa, şiddet ve saldırılar konusunda da bir seferberlik yapılmalıdır. Çocuklarımız, kadınlarımız ve ülkeyi kuran Atatürk ve İsmet İnönü’ye de hakaretler, saldırılar var. Bu ülkeyi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları kurmuştur, kimse onlara dil uzatamaz.”
SOKAKTA ÖPÜŞMENİN CEZAİ BİR YAPTIRIMI YOK
“Bir çift sokakta öpüştüler diye para cezası verildi. Bu konuda düşünceniz nedir?” şeklindeki soruya cevap veren Erk Oğuz, şunları söyledi: “Sokakta öpüşmenin cezai bir yaptırımı yok. Ancak çevreye rahatsızlık verildiği gerekçesiyle ceza veriliyor. Cezalar kime ve neye göre, kesildi belli değil. Böyle bir yasa yok. Burada, yaşam hakkına bir saldırı söz konusudur.”
YETERLİ CEZALAR VERİLSİN Kİ, KAMU VİCDANI BUNDAN ETKİLENSİN
“Kadına yönelik şiddet uygulayan biri bugüne kadar gerekli cezai yaptırımı almış mıdır?” şeklindeki soruya cevap veren Nilüfer Erk Oğuz, sözlerini şöyle tamamladı: “Gerekli cezaların verildiğini ben düşünmüyorum. Türkiye Cumhuriyeti’nin yasalarının yeterli olduğunu düşünüyorum. Ancak yasaları uygulayacak mercilerin doğru şekilde yorumlaması ve uygulaması gerekiyor. Yeterli cezalar verilsin ki, kamu vicdanı bundan etkilensin. Kadına şiddet uygulandığında, o kişi, ‘dünyayı başıma yıkarlar.’ şeklinde bilmelidir. Yasa maddelerinin doğru kullanılıp hak edilen cezaların uygulanması gerekiyor.”
Google Play Store’dan Medya Keşan uygulamasını indirmek için BURAYA TIKLAYINIZ
Apple Store’dan Medya Keşan uygulamasını indirmek için BURAYA TIKLAYINIZ
Facebook sayfamız için BURAYA TIKLAYINIZ
Twitter için BURAYA TIKLAYINIZ
Instagram için BURAYA TIKLAYINIZ
