HABER MERKEZİ

Fırtına, 2018-2019 eğitim öğretim yılının ikinci yarısı 920 bin 524’ü resmi eğitim okullarında, 200 bin 701’i de özel okullarda olmak üzere toplam 1 milyon 121 bin 225 öğretmen ve 18 milyona yakın öğrencinin ders başı yapmasıyla başladığını hatırlattı.

“2. YARIYILA BAŞLAYAN OKULLARDA İYİLEŞTİRME YAPILMALI”

Türkiye’de eğitim sisteminin uzun süredir ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakıldığını söyleyen Fırtına, açıklamasında şunları söyledi: “Eğitimin temel sorunlarına yönelik çözümsüzlük politikalarında ısrar, 2018-2019 eğitim öğretim yılının ilk yarısında yapılan düzenlemeler ve fiili uygulamalarla sürdürülmüştür. Okul öncesinde 1 milyon 542 bin 491, ilköğretimde 10 milyon 840 bin 709 ve ortaöğretimde 5 milyon 391 bin 580 olmak üzere toplam 17 milyon 774 bin 780 öğrenci ve 1 milyon 121 bin 225 öğretmenin 18 Ocak'ta başlayan yarıyıl tatili sona erdi. Edirne’ye Aralık ayında yeni atanan İl Milli Eğitim Müdürü Önder Arpacı’nın ilk uygulaması, Edirne İl Müftülüğü ile 4-6 Yaş Okul Öncesi çocuklara Kur’an Kursu Protokolü. Laik eğitim sistemine yasalarla bağlı olması gereken Edirne Milli Eğitim Müdürlüğü okul öncesi eğitim gibi bir çocuklarımıza geleceğin dünyasını bilimsel oyunlarla öğretmek yerine korkunun egemen olduğu molla eğitimine kapı açıyor. Edirnelilerin tepkileri, uyarıları binleri aştı, veliler tedirgin eğitimciler ayakta protokolün iptal edilmesini bekliyor. Daha kendi dilinde okuma yazmanın öğretilmediği oyun çocuğuna, Arapça’yı, Kuran’ı öğretmek hangi ideolojinin hesabıdır acaba? Kalabalık sınıfları ve yetersiz kapasiteleri ile 2. yarıyıla başlayan okullarda iyileştirme yapılmalı. Laboratuvar, kütüphane, bilim odası, müzik odası, sanat odası, açık-kapalı spor salonu isteyen okulların talepleri karşılanmalı. Yeni yerleşim bölgelerine yeni okullar planlanmalı. Merkez Kırkpınar Ağası Alper Yazoğlu Ortaokulu 33 derslikte 1261 öğrenci ile küçük bir bahçede, 40 kişilik (ortalama 38.2) sınıflarda ders yapmaya çalışmakta. Teneffüslerde çocuklar ihtiyaçlarını karşılayamadığından, metrekareye iki öğrenci düştüğünden, hareket dahi edemediğinden söz eden veliler, bölgeye yeni bir okulun planlanmasını istemektedirler.”

“EĞİTİM SİSTEMİMİZ TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİNDEN OLDUKÇA UZAK”

Eğitimin ikinci yarıyıl döneminin 14 Haziran Cuma günü sona ereceğini belirten Fırtına, 2019-2020 eğitim öğretim yılında milli eğitim bakanlığınca lise ve üniversite geçiş sınavlarıyla ilgili de hatırlatmalarda bulundu: “2019-2020 eğitim öğretim yılı ise 16 Eylül Pazartesi günü başlayacak. İkinci dönem, ortaokul öğrencileri ve lise son sınıf öğrencileri için sınav gündemiyle geçmeye devam edecek. Milli Eğitim Bakanlığınca Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınav 1 Haziran'da gerçekleştirilecek. 8. sınıf öğretim programları esas alınarak yapılacak sınav, iki bölüm halinde ve aynı gün uygulanacak. Sınavda çoktan seçmeli 90 soru sorulacak. ÖSYM'nin internet sitesinden duyurulan takvime göre de 2019 Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nın (YKS) 1. oturumu (TYT) 15 Haziran'da, 2. oturumu (AYT) ile yabancı dil oturumu 16 Haziran'da yapılacak. YKS başvuruları 12 Şubat-6 Mart'ta alınacak. YKS için geç başvuru tarihi ise 19 Mart olarak belirlendi. Sınav sonuçları 18 Temmuz'da açıklanacak. Hükümetin eğitim ve öğretim sürecinde ortaya koyduğu tarzın, piyasacı ve kendi ideolojik gereksinimleri doğrultusunda olduğunu görmekteyiz. Bugün eğitim sistemimiz toplumsal cinsiyet eşitliğinden oldukça uzak ve giderek dinsel içerikler kazanan muhafazakâr egemen ideolojinin denetimi altındadır. 4+4+4 ile birlikte eğitimde özelleştirmenin tarihte hiç olmadığı kadar hızlı gerçekleştiğini görüyoruz. Bu durum, kamusal eğitimin hükümet ve MEB işbirliğiyle çökertilerek, özel öğretimin devlet desteğiyle nasıl ihya edildiğinin kanıtıdır. Türkiye’de anadili Türkçe olmayan yüz binlerce çocuk var. Bu konuda hükümetin ortaya koyduğu ciddi bir politika yok. Türkiye’de Türkçe dışında ana dilinde eğitim görmek isteyen tüm kesimlerin bu ihtiyacı siyasetler üstü bir ihtiyaçtır. Ayrıca yabancı dil öğretiminde bölgemiz dikkate alındığında, balkan dilleri Yunanca, Bulgarca vb. çocuklarımızın seçenekleri olabilmelidir.”

“OHAL KOMİSYONU 2 YILA AŞKIN SÜREDİR HERHANGİ BİR SONUCA VARMIŞ DEĞİL”

Fırtına, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Özellikle son dönemde hükümetin kullandığı şiddet diliyle beraber gerek okullarda gerek üniversitelerde gelişen istenmeyen birçok durum yaşandı.  Eğitim-öğretimde kamusal ve eşitlikçi bir yaklaşım sergilenseydi bugün bu sorunlar ortaya çıkmayacaktı. Darbe girişimi sonrası öğretmen alımlarında liyakat terk edildi, güvenlik soruşturmaları adı altında birçok öğretmenin ataması yapılmadı, demokratik hak ve taleplerini dile getiren öğretmenlerin birçoğu farklı bölgeye sürgün edildi. Bu arkadaşların hukuksal mücadelesi devam ediyor; ama OHAL Komisyonu 2 yıla aşkın süredir herhangi bir sonuca varmış değil. Eğitim-öğretim yılının ilk yarısında yine çok sayıda sorun yaşanmıştı. Yarıyıl sonunda kamuoyu ile paylaştığımız bu sorunların çözülmesi talebimizdir. B unların takipçisi olacağız. Eğitim Sen olarak, halkımızla birlikte;  laik, bilimsel, kamusal, sınavsız, parasız ve demokratik daha iyi bir eğitim içim mücadelemiz sürecektir.”