BÜLENT SAYLAM

Gaytancıoğlu, “Halkın enflasyonu yüzde 40’ın üzerinde iken; TÜİK, yüzde 11.75 olarak açıklıyor “TÜİK’in açıkladığı veriler” dedi.

BERAT ALBAYRAK GELİNCE İLK İCRAATI ARKADAŞINI TÜİK’E ATADI

TÜİK tarafından eylül ayı enflasyon oranının yüzde 11.75 olarak açıklandığını belirten Gaytancıoğlu, “TÜİK’in açıkladığı veriler gerçeği yansıtmıyor. AKP iktidara geldiğinde, TÜİK’in enflasyon sepetinde tel örgü ve dinamit lokumu gibi halkın kullanmadığı ürünler yer alıyordu. Bu ürünlerin fiyatlarının artışları gündeme geldi. Tek adam rejimiyle birlikte, TÜİK üzerinde ciddi baskılar oluşmaya başladı. Et tüketimi ve üretimle ilgili veriler, halkta hep şüphe uyandırdı. Hazine ve Maliye Bakanlığı görevine Berat Albayrak gelince ilk icraatı arkadaşını TÜİK’e atadı. TÜİK’in verileri daha da, çelişkili olmaya başladı. Türkiye’de pandemi döneminde işsizlik artarken, azaldığı yönünde veriler ortaya çıkıyor. Bunu anlamak mümkün değil. TÜİK’in verileri sağlıksızdır.” dedi.

1 YILDA SÜT FİYATI ARTMIYOR AMA PEYNİR FİYATLARI ARTIYOR

Değerlendirmesinde Türkiye’de son süreçte, gıda fiyatlarında yaşanan artışa değinen Okan Gaytancıoğlu, şunları söyledi:“Halkın en fazla kullandığı temel gıda maddelerinden biri olan yağın fiyatı arttı. Bu ürüne 1 ay içerisinde yüzde 50 oranında zam geldi. 1 yılda süt fiyatı artmıyor ama peynir fiyatları artıyor. Yaşanan artışlar, enflasyon verilerine nasıl yansımıyor? Dolar artıyor, her şeyi ithal ediyoruz, elektriğe ve haberleşme ücretlerine zam yapılıyor ama bunlar verilere yansımıyor. Halk pazara çıktığında, tükettiği ürünlere zam geliyor. Halkın enflasyonu yüzde 40’ın üzerinde iken; TÜİK, yüzde 11.75 olarak açıklıyor. Öncelikle enflasyonun ne olduğunu öğrenip, daha sonra bunu düşürmek için adım atılması gerekiyor. Güvenilir bir ülke konumunda olmadığı için yatırımcı da, gelmiyor.”

GERÇEKLERLE YÜZ YÜZE GELMEK İSTEMİYORLAR

Gaytancıoğlu, değerlendirmesini şöyle tamamladı:“Yüz yüze eğitim başlıyor. Hükümet, uzaktan eğitimi göze alamadı. Çünkü 3 milyon ailede internet ve televizyon yok. TÜİK tarafından gerçek veriler kullanılmış olsa, hükümetin işi kolaylaşmış olacak. Ama gerçeklerle yüz yüze gelmek istemiyorlar. Türkiye’yi yöneten iktidar, ülkenin ne durumda olduğunu biliyor ama halka açıklamaktan kaçınıyor. İyi yönetilmek istiyorsak, doğruyu bilmeliyiz. Buna göre de, plan ve projeler üretmeliyiz.”