Sosyal ve içtimai hayatta Ramazan’ın ayrı bir yeri olduğuna işaret eden Koyuncu, “Kur’an-ı Kerim bu ayda inmiştir. Dolayısıyla Ramazan Kur’an ayıdır. İnsanların en çok ibadete yöneldikleri bir aydır. Çünkü bu ayda yapılan sevaplar sair aylardan oldukça fazla önemi vardır. Son ilahi vahiy olan Kur’an-ı azimüşşanın indirildiği ayın yıldönümü olması bakımından adeta sıhhatin, afiyetin, kemalin timsali, manevi yönden huzur iklimidir. Dolayısıyla Müslümanlar bu ayı öteden beri bu ayı en güzel biçimde değerlendirmişlerdir.” dedi.
BAZI KÖYLERDEKİ HOCA SIKINTIMIZ BİR KAÇ GÜN İÇİNDE BİTECEK
“İnşallah bu senede bizler birlikte Ramazan Ayı’nı en güzel şekilde değerlendireceğiz.” diyen Koyuncu, müftülük olarak bazı köylerde imam sıkıntısı yaşandığını dile getirdi. 5-6 köyde hoca bulunmadığını dile getiren Koyuncu, “Bugünlerde 5-6 hocanın geleceği ve eksikliklerin gidileceği haberini alıyoruz. Bugünlerde arkadaşlarımız tercih yapıyor. Bu sıkıntılarımız giderilecek. Merkez camiimizde nasihatler ve vaazlar olacak. Köylerimizi, beldelerimizi gezeceğiz ve bu ayı en güzel şekilde değerlendireceğiz. Ramazan’ın Kur’an ayı olması nedeniyle camilerimizde mukabeleler okunacak, bazı nasihatler yapılacak. Arkadaşlarımız her zamankinden farklı biçimde bu aya hazırlanacaklar.” diye konuştu.
YAZ GÜN LERİNDE ORTUÇ TUTMAK HER BABAYİĞTİN HARCI DEĞİL
Ramazan’da yapılan oruç ibadetinin sabır ve nefsi terbiye etme açısından önemli bir ibadet olduğunu vurgulayan Ertuğrul Koyuncu, şöyle dedi: “Yaz günlerinde oruç tutmak oldukça zordur ve her babayiğidin harcı değildir. İmanı kemal derecesine ulaşmış insanlar bu ibadeti yerine getirecektir. Gönlüm arzu eder ki sağlıklı olan her insanın orucunu ifa etmesi. Tabii bu kişilerin inisiyatifine kalmış bir durum. İnşallah umuyorum ki oruç tutanların sayısı fazla olur.”
ORUÇ TUTMAK İÇİN KENDİNİ ZORLAYAN GÜNAH İŞLEMİŞ OLUR
Orucun sıhhat açısından da oldukça önemli olduğunun altını çizen ve ancak sağlıklı insanların oruç tutabileceğini söyleyen Koyuncu, “Yani şeker, tansiyon, kalp hastası olanların, marazı bulunanların oruç tutması cinayet ya da intihar gibi bir şeydir. Böyle bir durumdaysa bir insan oruç tutmak için kendisini zorluyorsa başına bir iş gelirse günah işlemiş olur. Onun için ölçüyü iyi ayarlamak lazım. Sağlıklıysa oruç tutacaklar, değillerse tutmayacaklardır. Bunun karşılığı vardır. Oruç tutmadığı zaman durumu iyiyse fakire tasallutta bulunacaktır, fitre verecektir. Daha iyi bir sevap işlemiş olacaktır. Hem bir fakir doyacaktır, hem Allah’ın rızası kazanılacaktır. Bu dinin böyle önemli özellikleri vardır. Bir mümin için ideal nefsin mahkumu değil hâkimi olmasıdır. Nefse hâkimiyet çok önemlidir. Ramazan Ayı muhasebeyi nefis günlerimizdir. Burada kendi kendimizi muhasebeye çekme günüdür. Bunların hesabının yapılması lazım. Kul olma şuurunun ön plana çıkarılması lazım. Ramazan Ayı’nda camilerde okunan mukabeleler önemlidir. Mukabeleleri dinlesinler. Kur’an biliyorlarsa açıp takip etsinler. Güzel olur” diye konuştu.
TERAVİH NAMAZLARI HUŞU İÇİNDE BİRLİKTE KILINIR
Ramazan Ayı’nda teravih namazlarının da olduğunu ifade eden Ertuğrul Koyuncu, şunları söyledi: “Teravih namazları da huşu içinde, birlikte kılınır ve bizim geleneğimiz haline gelmiştir. Diğer Müslüman ülkelerinde bu kadar fazla değildir. Ama bizde bir kültür oluşmuştur. Her Ramazan camilerde birlikte teravih namazı kılarlar, nasihat dinlerler, dua ederler. Manevi yönden tatmin olmaya bakarlar. Allah da onlara bunun karşılığını verecektir. Bunu insanlar kendi nefis ve yaşamlarında da fark etmelerini umuyoruz. İyi bir Ramazan geçirilmesini, birlik, kardeşlik içinde, birbirimizi kırmadan, üzmeden, hak ve hukuku gözeterek, birbirimize sevgi ve saygıyla, muhabbetle yaklaşırsak Ramazan’ın gerekleri yerine gelmiş olur ve bayrama erişiriz. Ayrıca Ramazan’da Kadir Gecesi de var. O gecede önemli bir gecedir. Bin aydan daha hayırlı bir gecedir. Allah, milletimizin, memleketimizin birliğine, kardeşliğine sahip çıkmayı ve birbirini sevmeyi nasip eylesin.”
