Kış sohbetleri enteresan konulara sahne oluyor. Geçen sohbetin konusu kadınların ve erkeklerin çokluğuna göre değişiyor:
- “Ya sormayın dostlarım, girdiğim 38’inci işimden de ayrıldım”
- “Abi sen de çamaşır değiştirir gibi iş değiştiriyorsun?”
- “Ben ne yapayım, ya iş bana uygun değil ya ben işe uygun değilim ”
Hayatımız boyunca yaptığımız işler ya bize uygun değil, ya da bizler işe uyum sağlayamıyoruz. Yaptığımız veya yapacak işimizde karşılaştığımız olumlu veya olumsuz durumlar bizleri bazen işten soğutmaktadır. Birçoğumuz ben de dahil olmak üzere tam olarak esas mesleğimiz olmadığı halde başka meslekler yaparak hayatımız devam ettirmek zorundayız. Dünyada 42 bin çeşit, Türkiye’de yaklaşık 10 bin çeşit yapılan meslek varmış. Yukarıda geçen konuşmada sorun 38’inci işini değiştiren adamda değil, insan vücudunun yapamayacağı meslekleri kabul etmeyerek reddetmesidir. İtiraf etmeliyim ki bazen, değil Türkiye’de Dünyada dahi bana uygun meslek olmadığını düşünüyorum. Eğer sizde bazen benim gibi düşünüyorsanız sorun sizde değil, olan mesleklerin, o rol kalıbına bizim giremeyeceğimizdedir.
Ömür de dünya da bir gün, o da bugün
Yazıyı okuyorsanız elinize gazeteye alıp yürümeye başlayın ta ki Cennettepe’ye kadar. Altta gördüğünüz fotoğrafı belki de 10 yıl sonra ancak göreceksiniz. Saniye dahi kaybetmeyin. Ben de dün şahit oldum. Sizin de haberiniz olsun istedim, hatta köşemi biraz kısaltıp bu fotoğraf aracılığıyla sizinle hislerimi paylaşmak istedim. Dünya değişiyor hayat değişiyor, bugün ne yaptığınız önemli, yarın için yeterli nefesimiz olmayabilir, zira hayat öyle bir durdu mu? Ne kadar paran varmış, makam mevki sahibiymişsin hepsi hikaye...
Hala yola çıkmadın mı?
