AYGÜL KONAR

Pekcanlı, yaptığı açıklamada, sınır kapılarının açılmasıyla birlikte Edirne ekonomisinin de canlandığını ifade ederek, kapıların açık kalma süresinin uzatılmasından memnun olduklarını ifade ederek, esnafın bir nebzede olsa rahat nefes alacağını belirtti. Açıklanan son paket ile ilgili de, “Berat Albayrak’ın kendisi güven vermiyor. Yaptığı açıklamaya da kimse inanmıyor. Kaçıncı paket açıklanıyor” şeklinde konuştu.

Pekcanlı, “Kur artışı Türkiye’de iki şehre yarıyor Van ve Edirne. 81 ilin 79’u maalesef bu durumun acısını çekiyor. Umarım ekonomimiz düzelir” dedi. Son açıklanan ekonomi paketini de

“BULGAR VATANDAŞLAR EDİRNE EKONOMİSİNİ NEREDEYSE KATLADI”

Türkiye’de kur, Dolar ve Euro’nun arttığı zaman iki tane şehirde ülke ekonomisi açısından hareketlilik gözlendiğini dile getiren Pekcanlı, ekonominin 2018 yılındaki ciddi kur artışından sonra had safhaya geçtiğini belirterek, Edirne ekonomisini şöyle değerlendirdi: “Özellikle Bulgar vatandaşların bu anlamda Edirne ekonomisini neredeyse katladı. Şu an şehrin ekonomisi, Bulgar vatandaşları yokken esnafın yaptığı işin iki üç katını yapıyor. Euro 9 TL’yi geçti. Şu an kapı açık. Esnaflara da sorduğumda herhangi bir sıkıntı olmadığını söylediler. Kapıların açık kalma süresini Bulgar vatandaşlara daha önceden bildirilmediği için 1 Ekim itibariyle girişlerde bir azalma görüldü. Kur artışıyla beraber Bulgar vatandaşlar Edirne merkezine geliyor. Akaryakıtından market alışverişine kadar her şeylerini alıp gidiyorlar. AVM’de birkaç marka özellikle Türkiye’de satış rekorları kırıyor. Kurun bu kadar yüksek olmasından dolayı Bulgar levhası neredeyse şu an 100 TL veriyorsunuz, 21 levha civarında bir para alıyorsunuz karşılığında. 4-5 sene önce 100 TL veren, 100 TL para alıyordu. O zamanlar Edirneliler Bulgaristan’a gidip her şey alıyorlardı. Şimdi tam tersi. Bütün Bulgar vatandaşları arabasının deposunu da buradan dolduruyor, dolabını da buradan dolduruyor.”

“İNSANLAR KEYİFLİ, ESNAF KEYİFLİ”

Halk pazarında yerli vatandaştan çok Bulgar vatandaşların olduğunu söyleyen Fevzi Pekcanlı, “Şehrin ekonomisi bu yönde gelişiyor. Doğal olarak da şehir bununla beraber üst sekmente çıktı. Kiralar arttı, her şey pahalılaştı. Bulgar vatandaşlar elini ayağını çekince hayatın ne kadar pahalı olduğu da Edirne olarak ortaya çıktı. 5-6 ay Bulgar vatandaşların gelmesi şehrin ekonomisini çok etkilediği gibi bu hayatın ne kadar pahalı olduğunu da bir kez daha gördük. Şu an gümrüklerde bir sıkıntı olmadığını duydum. İnsanlar keyifli, esnaf keyifli. Pandemi süreci girdiğinde özellikle gıda maddelerinde son tüketim tarihleri geçen mallar esnafın elinde kaldı. Esnafta böylece zarar etti. Çünkü esnaf aldığı ürünleri stok yapacak şekilde alıyordu. Gelen vatandaşta kendine kadar alan da vardı, buradan malı alıp Bulgaristan’da satan da vardı. Pandemi sürecinde kapılar apar topar kapanınca zarar gören birçok arkadaşıma şahit oldum. Onların yüzünün gülmesi yetiyor. Bir ülkenin ekonomik gücü elimizdekini komşuya satarak değil de, eğer gücün varsa gider sen oradan alırsın. Makas açıldıkça Edirne cazip bir şehir haline geliyor ama Türkiye ekonomisinin ne kadar kötüye gittiğini görüyoruz” dedi.

“BİZİM PARAMIZLA ORADA HİÇBİR ŞEY ALAMADIĞIMIZI GÖRDÜM”

Fevzi Pekcanlı, geçtiğimiz günlerde Bulgaristan’a gittiğini söyleyerek, Türk lirasının önemi ile ilgili şöyle örnek verdi: “Markete gittiğimde bizim paramızla orada hiçbir şey alamadığımızı gördüm. Bulgar vatandaşların ne kadar çok Edirne’ye gelmekte haklı olduklarını gördüm. Bize göre Bulgaristan çok pahalı kaldı. Geçen seneki Edirne merkezinin verileri 280 milyon euro idi. Bu insanlar Edirne’ye gelip gidiyor.  Şehirde farklı bir hareketlilikte oluşuyor. Ülke ekonomisine sevinsek mi üzülsek mi belli değil. Elektriğe yüzde 5 zam geldi. Akaryakıt fiyatları artıyor. Biz parayı kazanıyoruz ama başka bir şehirde 2000 TL olan dükkan kiraları Edirne’de 10 bin TL. Şu an Edirne’de 3+1 daire kiralamaya kalksanız 2 bin-2 bin 500 TL gibi rakamlar konuşuluyor. 1+1 daireler bin 500 TL’lerde konuşuluyor. Şehir pahalılaştı ama ülke ekonomisi böyle değil maalesef. Edirne bu avantajından dolayı biraz daha şanslı gözüküyor. Esnaf olarak iş yaptığımıza seviniyoruz ama onun karşılığında ülke ekonomisi gerçekten çok kötü. Kur artışı Türkiye’de iki şehre yarıyor Van ve Edirne. 81 ilin 79’u maalesef bu durumun acısını çekiyor. Umarım ekonomimiz düzelir. Ticaret yapmak güzel ama ülke ekonomisi gerçekten önemli. Ekonomi her şeyi etkiliyor. Biz işin ticari tarafını, esnaf tarafını konuştuk ama asgari ücretle geçinmeye çalışan çok insan var. Çiftçilik yapan çok insan var. Pahalı bir şehirde asgari ücretle yaşamak çok zor. Bu da ülkenin kendi gerçeği.”

BERAT ALBAYRAK’IN KENDİSİ GÜVEN VERMİYOR”

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın geçtiğimiz günlerde açıkladığı paket hakkında da değerlendirmelerde bulunan Fevzi Pekcanlı, “Berat Albayrak değil, şu ülkede ben bir Cumhurbaşkanı olsam tüm samimiyetim ile söylüyorum, siyasi görüşü ne olursa olsun herkesin saygı duyduğu bir iş adamını o koltuğa oturturum. Hiç açıklama yapmasa bile o adamın kimliği güven verecek ekonomiye. Berat Albayrak’ın kendisi güven vermiyor. Yaptığı açıklamaya da kimse inanmıyor. Kaçıncı paket açıklanıyor. Kaç paket açıklanıyor kimse ciddiye almıyor. Hiçbir açıklaması ciddiye alınmayan bir Hazine Bakanı var. bu ülke 2001’de çok ciddi bir kriz yaşadı. O zamanlar hatırlarsanız, Kemal Derviş’in açıklamaları piyasaya güven veriyordu. Kemal Derviş gibi bir adamın açıklamalarıyla, Berat Albayrak’ı karşılaştırmıyorum bile. Klasman farkı var zaten. Güven vermiyor piyasanın güvene ihtiyacı var. Berat Albayrak’ın açıklamasıyla beraber Euro’da bir artış oldu. Demek ki döviz  de güvenmiyor. İleriye dönük bir şey göremiyorum. 3 yıllık planı neye göre yapıyor bilmiyoruz. Bu hükümetin 3 yıl dayanacağını zannetmiyorum” şeklinde konuştu.