Cumhuriyet Halk Partisi Keşan İlçe Başkanı Ufuk Kanışkan, dün yaptığı açıklamada, Keşan’daki yürüyüş eylemlerinde diğer il ve ilçelere göre daha farklı bir hareket tarzı geliştirilerek, demokrasiye olan duyarlılığın ortaya çok net bir şekilde konduğunu ifade etti

POLİS BİZİM POLİSİMİZ, ÜLKE HEPİMİZE AİT

Keşan’ın demokrasiye olan duyarlılığının çok net olduğunu belirten Kanışkan, “Keşan diğer yerlerden farklı bir hareket tarzı geliştiriyor. Türkiye’nin her yerinde eylemler buradaki gibi olabilirdi. Eğer Gezi Park’ta olağan protestolarını yapan, olağan haklarını kullanan, hiçbir siyasi ideolojik amacı olmayan sadece doğa ile ilgili taleplerde bulunan vatandaşlara müdahalenin niteliği böyle olmasaydı bu noktalara gelemeyecekti. Hala bu anlamda hükümetin şansı var. Vatandaşına hoşgörülü yaklaşmalı. Polis bizim polisimiz ve ülke hepimize ait. Şöyle bir sözü söylemek bazı insanların kafasında ne olduğunu çok net gösteriyor. . Şu anda insanları kimse sokağa salmadı. Yapılmış olan davranışlar nedeniyle halk refleks olarak sokaklarda. Yani hükümetin yanlış politikaları sonucu halk sokağa çıkarak doğal istemlerde bulunuyor. Halkın oylarıyla gelmiş olan biri oy vermeyenin de haklarını savunmak zorunda. Bir çatışma ortamı yaratmak için davranış, refleks geliştirmemeli. Bu sadece bir hınç göstermesi. Toplumu kutuplaştırma isteminin göstergesi. Keşan çok önemli şeyler yapıyor. Halk demokratik haklarını istiyor.” dedi.

KEŞAN EMNİYETİNE TEŞEKKÜR EDİYORUM

Keşan İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün hem yürüyenin hem de vatandaşının güvenliğini sağladığını ifade eden Ufuk Kanışkan, “Gerçekten yapması gereken görevi yerine getiriyor. Keşan Emniyeti’ne teşekkür ediyorum. Keşan halkı isteklerini özgürce söylemeli.”

MALA ZARAR VERİLMEMELİ

“Özellikle İzmir’deki eylemlerde bazı eylemciler çevreye zarar vermeye başladığında İzmir halkı tepki gösterdi. Diğer illerde de vatandaş çevreye zarar verenlere tepki gösterseydi bu olaylar yaşanır mıydı?” sorusunu Kanışkan, şöyle cevapladı: “Katılıyorum. Türkiye’de hiç kimse kamuya ait mallara zarar vermemeli. Verilen zararın demokratik hakkını isteyen vatandaşlar tarafından geliştirilmiş hareketler olduğunu kabul etmiyorum. Marjinal gruplar tarafından yapılan şeyler. Buna da dikkat etmek gerekiyor. Demokratik isteklerimizi söylerken haksız duruma düşmemek gerekiyor.”