SP (Saadet Partisi) Edirne Milletvekili Adayı Ali Demirkıran, geçtiğimiz Çarşamba günü, SP Keşan İlçe Teşkilatı’nı ziyaret ederek 7 Haziran Genel Seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Saat 18.00 sıralarında ilçe teşkilatına gelen Ali Demirkıran’ı İlçe Başkan Ayhan Özkan ve yönetim kurulu üyeleri ile bazı partililer tarafından karşılandı. 

KÖTÜ YÖNETİLİYORUZ

Burada bir basın açıklaması yapan Demirkıran, “Saadet Partisi ve Büyük Birlik Partisi olarak ‘Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır!’ ilkesine göre, ülkemizin içinde bulunduğu güç koşulları göz önünde bulundurarak, halımızın menfaatlerini her türlü kişisel menfaatin üstünde tutarak hakikaten ve hikmetin yanında yer aldık. Saadet Partisi çatısı altında bir araya geldik. 7 Haziran günü yapılacak Genel Seçimler için milletimizin heyecanla beklediği Milli İttifak’ı gerçekleştirdik.  Milletimizin vicdanına sesine tercüman olmak için insanlarımızın temel hak ve özgürlüklerinin korunması için huzur, güven, barış, kardeşlik ve adalet içinde yaşanan mutlu bir ülke tesis etmek için ‘Şimdi Saadet’te Birlik Zamanı’ sloganı ile Milli İttifak’ta buluştuk. Ülkemizin ve halkımızın içinde bulunduğu zor koşulların farkındayız. Ülkemiz adeta karaya vurmuş bir gemi gibi kaynaklarımız, topraklarımız, şehirlerimiz, köylerimiz, geçmişimiz, bugünümüz, geleceğimiz, umutlarımız yağmalanıyor. Yoksulluk, yolsuzluk ve Yasalar bir tümör gibi bedeni sarıyor. Kötü yönetiliyoruz. İnsanlarımızın hayata ve geleceğe yönelik umutları tükeniyor. Milli ittifak milli iktidar olduğunda yaşanan tüm sorunlara çözüm olarak şu hizmetleri yapacak, insan haklarına saygılı, huzurlu, mutlu, barış ve kardeşlik içinde yaşanan bir toplum ve Türkiye için çalışacağız. Ülkemizde sosyal barış ve kardeşliği tesis edeceğiz. Toplumda hâkim olan tahammülsüzlük, nefret ve şiddeti sebep sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldıracağız. Kamu yönetiminde kamu yararı, liyakat ve ehliyet esaslarını hayata geçireceğiz. Kamu yönetimi ve bürokrasinin temel sorunu siyasi aktörlerin keyfi müdahalelerine açık olması diğer yandan ise toplumun taleplerine cevap vermekten şeffaflıktan denetim ve hesap verebilirlikten uzak olmasıdır. Devlet personel yönetimi, hükümetlerin vatandaş üzerindeki baskı aracı olmaktan çıkarılacak, liyakati ve performansı ölçü alan bir anlayışla yeniden düzenlenecektir. KPSS ve işe yerleştirmelerde karşılaşılan tüm sorunlar adayların ve kamu kurumlarının katılımı ile şeffaf hesap verebilir, denetimine açık bir biçimde gözden geçirilecektir. Gayretle sınavlara hazırlanan gençlerimiz çalışmalarının karşılığını alacaktır. Yolsuzluk salgın bir hastalıktır.” dedi.

DEVLETİN İMKÂNLARINI KÖTÜYE KULLANANLARDAN HESAP SORULACAK

Yolsuzluğun Türkiye’nin en temel sorunlarından biri haline geldiğini ifade eden Ali Demirkan, şunları söyledi: “Yolsuzluk ve rüşvet sosyal ve kültürel sonuçları aşırı derecede yıkıcı ekonomik ve siyasi bakımlardan da bulaşıcı ve salgın haline gelen ahlaki bir hastalıktır. Milli ittifak devleti rant üretme ve dağıtma aracı olmaktan çıkarıldığında yolsuzluğa eşlik eden liyakatsizlik, kayırmacılık ve bunların sonucunda oluşan yolsuzluk bütün sorunlarıyla birlikte ortadan kalkacaktır. Ahlak siyasete hâkim kılınacaktır.  Milli ittifak’ın iktidarın siyasetin finansmanı şeffaflaşacaktır. Kamu yönetimi şeffaflaştırılacak, üst düzey yönetimler belli aralıklarla çalışmaları hakkında halkımıza bilgi verecektir.  Kamu malının denetimi için kurulan Sayıştay güçlendirilecek gerekli yasal düzenleme ve uygulamalar vakit kaybetmeden hayata geçirilecektir. Hesap verebilirlik ilkesi kapsamında devletin ve çalışanların faaliyetlerini denetleyen denetim kurumları etkin hale getirilecektir. Kamu kurumlarının etkin denetimi sonucunda, devletin imkânlarını kötüye kullananlardan mutlaka hesap sorulacaktır. Siyasetin finansmanını şeffaflaştıracağız, bu yönde gerekli her türlü yasal düzenleme ivedilikle gerçekleştirilecektir. Siyasi sorumluluğu bulunmayan Cumhurbaşkanına tahsis edilen örtülü ödenek kaldırılacaktır. Hiçbir merci tarafından denetimsiz ve hesap verilmeyen kamu harcaması yapılamayacaktır. Milletimizin tüm fertlerinin vergileriyle finanse edilmesine rağmen, iktidarların halk üzerindeki propaganda aracına düşen kamu yayın kuruluşları gerçek anlamda kamu yararı için çalışan kurumlara dönüştürülecektir. Ekonomiyi, güçlenerek kalkınma ve gelir dağılımında adaletin tesisi üzerine kuracağız. Aziz milletimizin refahını sağlayacak politikaları hayata geçireceğiz. Türkiye’de; işsizlik, kalkınma ve dışa bağımlılık problemi, sanayileşerek, bilgi ve teknoloji üreten bir toplum haline gelerek çözülecektir. Türkiye’nin dünya ekonomisinde etkin, istikrarlı, bağımsız ve üretim odakları bir ülke haline gelmesi için tüm sektörlerin aynı yüksek hedeflere odaklanması ve koordinasyon içinde ilerlemesi sağlanacaktır. Hedeflerimiz; müteşebbis insan gücünü harekete geçirecek bir yatırım atmosferi oluşturmak, üretim seferberliğini gerçekleştirmek, işsizlik sorununu çözmek, enflasyonu bir sorun olmaktan çıkarmak, iç ve dış borçları sıfırlamak, denk bütçe yapmaktır. Bu hedefleri gerçekleştirmek için makro ve mikro ekonomik politikalar eşgüdümlü ve bilimsel olarak uygulanacaktır.”

ÜLKEMİZİ BORÇ YÜKÜNDEN KURTARACAĞIZ

Uygulanacak politikalara vergi ve harcama politikaları kapsamında başta devletin her birimi şeffaf bir hale getirileceğini, hesap verilebilirlik ilkesi yerleştirileceğinin altını çizen Demirkan, “Böylece devlet halka kolay bir şekilde sürekli olarak hesap verecektir. Hali hazırdaki haksız vergi sistemi revize edilecek, üreticilerin ve tüketicilerin maruz kaldıkları haksız vergiler hak ve adalet temelinde yeniden düzenlenecektir. Kaynak insafını önleyeceğiz. Milli ittifak iktidarında kaynakların tam ve etkin kullanımı ekonomi politikalarının prensibi oluşturulacaktır. Havuz sistemi (Kamu Tek Hesabı) yeniden kurulacak, böylece kaynak israfı engellenecektir. Borç-faiz sarmalından çıkılmasıyla, bütçeden yapılan yıllık ortalama 50 milyar TL’lik faiz ödemesi önlenecektir. Ülkemizi borç yükünden kurtaracağız. Milli ittifak iktidarında öncelikle iç ve dış borçlanmanın temel nedeni olan ekonomik program değiştirilecek, onun yerine adil ekonomik düzen kurulacaktır. Böylece, ekonominin temelinde rant değil, üretim olacaktır. Borç yönetimi belli bir kural ve disiplin çerçevesinde ele alınacak, kamu birimleri ve belediyelerin keyfi borçlanmalarının önüne geçilecektir. Esnafımızı korumak ve geliştirmek için gerekli tüm tedbirleri hiç vakit kaybetmeden alacağız. Yoksulluk kötü yönetimin bir sonucudur. İnsanlarımızı kötü yönetimden ve yoksulluktan kurtaracağız. Enerji meselelerine yeni ve katılımcı bir bakış getiriyoruz. Kaçak-kayıp bedelleri hiçbir şekilde vatandaşlarımızın üzerine yük olarak bindirilmeyecektir. Bu konuda gerekli tüm adımlar hiç vakit geçirmeden atılacaktır. Vergi mevzuatı tek bir kanun çatısı altında, herkesin anlayabileceği öz ve fazlaca yoruma açık olmayan bir şekilde düzenlenecektir.” şeklinde konuştu.

GÖRKEMLİ TOPLANTIMIZ PAZAR GÜNÜ SAAT 13.00’DE EDİRNE’DE SANAYİ DÜĞÜN SALONU’NDA YAPILACAK

İşsizlik ve yoksulluğun Türkiye’de toplumu tehdit ettiğini, aileleri çökerttiğini dile getiren Ali Demirkan, sözlerini şöyle tamamladı: “Ailenin korunması ve insani koşullarda varlığını geliştirmesi için gerekli tüm tedbirleri alacağız. Emeklilerimizin yüzü gülecek. Ülkemizde yaklaşık 10 milyon emekli bulunuyor. Halleri bir dokun, bin ah işit misali. Yıllardır emekli maaşlarına yapılan komik denecek zamlar yerine gerçekçi artışlar yapılacaktır. Emekli maaşları %50 oranında artırılacaktır. Saadet Partisi ve Büyük Birlik Partisi genel başkanları 10 Mayıs Pazar günü saat 13.00’te Edirne’ye gelecekler. Edirne’nin en büyük salonu, Sanayi Düğün Salonu’nda yapılacak bu görkemli toplantıya herkesi davet ediyorum. Bu duygularla seçimin hayırlı olmasını temenni eder, hepinizi saygıyla selamlarım.”