AYGÜL KONAR
Parti binasında düzenlenen basın toplantısı, saat 15.00 sıralarında başladı.
Burada konuşan Sarıkeçe, “Gördüğüm kadarıyla an itibari ile FSRU Projesi için tek ikna olan, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’dur” dedi.
“BİZ İKNA OLDUK DİYEN BAŞKA BİRİSİ YOK HERHALDE”
BOTAŞ yetkilileri tarafından düzenlenen toplantı hakkında değerlendirmelerde bulunan, Sarıkeçe, “Geçtiğimiz hafta BOTAŞ’taki toplantıya katıldık. Yaklaşık 5 saatlik toplantının ardından, sizler de bir açıklama beklediniz, haklısınız. Artık birer birer açıklamalarımızı yapıyoruz. Bugünkü konumuz FSRU Projesi ve sahiller olacak. Gördüğüm kadarıyla an itibari ile FSRU Projesi için tek ikna olan, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’dur. Var mı başka ikna olan sizin gördüğünüz? Biz ikna olduk diyen başka birisi yok herhalde. Onun adına üzgünüm ama bizler de ikna olmadık. Kendi adıma tabii ki gururluyum. Bizim göremediğimiz ama onun gördüğü ve ikna olduğu nedir, gerçekten merak ediyorum. Detaylı bir şekilde bizlere de anlatırsa, sevinirim. Huzurlarınızda gördüğü ve bizim göremediğimiz durum konusunda bilgilendirme yapmasını rica edeceğim” dedi.
“DEMEK Kİ BİZLER DERSİMİZE İYİ ÇALIŞMIŞIZ”
Tek adamlığın ülkeye getirdiği dramatize sonuçlardan birisinin de bu olduğunu ifade eden Sarıkeçe, devamında, “Her şeyi bilen, bilecek olan, uygun gören, onay makamını bir kişiye indirgeyen sistemin, kokuşmuş ve çürümüş özetinden başka bir şey değildir bu. Hz. Ali’nin, ‘İnandığınız gibi yaşamazsanız, gün gelir, yaşadıklarınıza inanırsınız’ diye bir sözü var. Bu cümle bunun en güzel örneğidir. Keşke inandığımız doğrularla birlikte hayatımıza devam edebilsek. Ama maalesef tek adamlığın ülkemize getirdiği en kötü sonuç budur. Hayatınız boyunca görmediğiniz, güzellikleri ile ilgili fikir sahibi olmadığınız bir projeyi birileri istiyor diye onaylıyorsunuz. Veballeri çok ağır olacak bir projedir bu. Sarı öküzü verme niyetinde değiliz ama birileri hesabını kitabını yapmadan ‘hazretleri çok iyi bilir’ deyip konuyu kapatma niyetinde. ‘Siz ne yaparsanız yapın, bu iş olacak’ diyen bölgemizin insanlarının helal oylarıyla seçilmiş siyasetçilerimizin, bölgesini savunmak için görevlendirilen siyasetçilerin aciz kalması durumudur bu. BOTAŞ’ın Genel Müdür Yardımcısı Abdülvahap beye kızamıyorum. İsyan edemiyorum. Çünkü bölgemizdeki etkili yetkili insanların olaya bakış açıları bu noktadaysa, adam ne yapsın? Ülkenin her yerini bilecek diye bir şey yok ki. Saros’un yer altı güzelliklerini o bilemez ki, baktığı zaman normal bir deniz görüyor haliyle. Bizler biliyoruz Saros’un güzelliklerini, kendi kendini temizleme özelliğine sahip ender bir deniz olduğunu, yer altı güzelliklerini, yer üstü güzelliklerini, florasını, dalış turizmi ve balıkçılığını. Sonuç olarak yukardan emir gelmiş, ‘bunu uygulayacaksın’ demiş. Adam da işini yapıyor. Biz kendileri de işlerini yapmak zorunda oldukları için, kendilerini güzelce dinledik. Ama tatmin mi olduk orada, hayır! İkna da olmadı. Su altındaki ve üstündeki tahribattan söz edilmiyor. Çayırların taşınması gibi absürt açıklamalar dinledik. Keşke Belediye Başkanımız kendilerinden randevu alırken, ‘bakın bu insanlar zordur, inşallah maşallah ile ikna olmazlar, iyi hazırlanın, kanmazlar’ deselerdi. Keşan Kent Konseyi Başkanı Sayın Hasan Karagöz hocamıza buradan teşekkür etmek istiyorum. Çok ciddi bir mücadele verdi. 2000 sayfa raporu tek tek okumuş, hafızasına almış, madde madde ve satır satır biliyor. Buradan samimiyetle söylüyorum, Sayın BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısına, iki paket peçeteyle terini sildirtti. Demek ki bizler dersimize iyi çalışmışız. Aynı şekilde karşımızda dersine iyi çalışan bir kitle göremedik ve maalesef ikna olamadık. Sadece gördüklerimi anlatıyorum. Bizi çok iyi ağırladılar, bu ayrı bir konu. Kendilerine teşekkür ediyorum. Yedirdiler içirdiler. Bizim oraya gitme sebebimiz ağırlanmak değildi fakat yine de kendilerine bu teşekkürümüz bir borçtur” diye konuştu.
“SAROS OLMAZ”
Yatırımlara karşı olmadıklarının altını çizerek, sözlerine devam eden Sarıkeçe, “Memleketin gelişmesini istemiyorlar diye bir cümle kuruyorlar. Hayır, biz memleketimizin gelişmesini onlardan daha fazla istiyoruz. Bunu açıklığa kavuşturalım. Bizim projeye karşı olmamızın sebebi, bu iş için uygun bir yer seçilmemesidir. Yanlış bir yer seçilmiş olmasıdır. Bunu yanlış anlamayın. Saros Körfezi’nin dışında bir yerde olabilir ama Saros olmaz, lütfen konuyu çarpıtıp başka yerlere çekmeyiniz. Bölge insanlarının isteklerine saygı duymak gerekir. Kendi özgür iradeleri ile karar alamayacak şekilde, ‘bölge insanım bunu istemiyor, olmaz’ diyemeyecek şekilde ipleri başkalarının eline vermeleri hiç doğru değil. Bizi memleketin gelişmesini istemiyormuşuz konumuna getirmeye çalışmaları son derece saçmadır. Komik duruma düşmesinler” dedi.
“SAROS’TAKİ DERTLERİMİZ BELLİ”
Bu yanlışı sadece kendilerine karşı gerçekleştirmiş olmadıklarını, sonraki nesle de zarar vereceklerinin altını çizen Zafer Sarıkeçe, “Okan Gaytancıoğlu’na da huzurlarınızda çabaları için teşekkür ediyorum. Körfeze zararlarını tekrar tekrar saymak istemiyorum. Ama hali hazırda Saros’taki dertlerimiz belli. MUÇEV konusunu biliyorsunuz. Sorunlarımız büyük ama Erikli sahili başta olmak üzere, kitleler bir araya gelirse, daha güçlüsü olmayacak. Halk dayanışması kurup ben değil de biz derlerse, önlerinde kimsenin duramayacağına inanıyorum. Biz mücadele ediyoruz. Alacaklarsa da buyurun sizindir demeyeceğiz. Saros’ta mülkleri olan tüm insanlarımız, yeter ki mücadelede var olduklarını belli etsin” ifadelerine yer verdi.
“ ORALARI TEL ÖRGÜLERLE CEZAEVİNE ÇEVİREREK BİR TALAN SÖZ KONUSUDUR”
Erikli’de yaşanan sorunlara da değinen Sarıkeçe, şöyle devam etti: “Erikli’de çöp, su ve sinek sorunu yaşanıyor. Bunun yanı sıra; iktidardaki kalın enseli amcalarına dayanıp, oraları tel örgülerle cezaevine çevirerek bir talan söz konusudur. Sorunlarımız büyük ama Saros’ta yaşayan insanlar bir araya gelirse, bunların üstesinden geliriz. 2004 yılında benzer sorunlar yaşanmıştı ve üstesinden gelinmişti. Sanatçı Haluk Levent’in dediği gibi, düşmanlarımız daha büyük ve iktidara daha yakın insanlardır. Ama biz mücadele edeceğiz ve savaşacağız. Saros’ta yaşayan insanların ‘mücadelede varız’ demelerini istiyorum. Saros’ta 2-3 yıl sonra daha büyük sorunların yaşanacağını düşünüyorum. Bundan ötürü de, sorunların yaşanmaması adına el birliği yapalım ve bu sorunları çözelim.”
“BİZ BU TOPLANTIYA İYİ PARTİ OLARAK, KATILMAYACAĞIMIZI SÖYLÜYORUZ”
Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’nun basın aracılığıyla yaptığı bir davetin olduğunu, Belediye meclisinin grup sözcülerini Erikli’deki toplantıya davet ettiğini dile getiren Zafer Sarıkeçe, “Ancak, biz bu toplantıya İYİ Parti olarak, katılmayacağımızı söylüyoruz. Biz, bir yerden kaçmıyoruz ve kaçak güreşmiyoruz. Beyefendinin daha önce basına açıklamaları olmuştu. Erikli’de suyun gelmemesinin sebebinin, İYİ Parti ve CHP olduğu yönünde söylemleri oluşmuştu. Eğer gerçekten bizim orada olmamızı istiyorsa ve derdi Erikli’deki su sorunu ile diğer sorunları çözmekse, oradaki insanlarla konuşmaksa, önce çıkıp, geçmiş süreçteki sözlerini geri çekecek! Kırdığı bu potu düzeltecek. Orada, suyun gelmemesinin nedeni ne İYİ Parti ne CHP’dir. Yaşananları Erikli’de yaşayan insanların yüzde 95’i biliyor. Belediye çatısı altında resmi görev yapan insanların bile, İYİ Parti ve CHP’ye çamur attıklarını duyuyorum. Sayın başkan samimiysen çıkıp, o lafını düzelt. Daha sonra meclis üyelerimizle nereye gelmemizi istiyorsanız, geliriz. Sözlerinizi düzeltmediğiniz sürece, İYİ Parti olarak biz yokuz. İktidarıyla ve muhalefetiyle, Erikli’de olmamız gerekiyor. El ele tutuşmak istiyorsak, öncelikle samimiyetini göstermeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Gürsel Şimşek abimizi rahmetle anıyorum”
Sarıkeçe, toplantının sonunda, bölgemizde ticareten ve siyaseten hizmetleri olan merhum Gürsel Şimşek’i rahmetle andı.
