AYGÜL KONAR

Keşan Kent Konseyi ve Saros Gönüllüleri Dayanışması, yaptıkları açıklamayla bölge halkına Saros FSRU Projesi ilgili olarak açıklamalarda bulundu.

Dün, saat 11.00 sıralarında Keşan Kent Konseyi’nde biraraya gelen Kent Konseyi Başkanı Hasan Karagöz ve Saros Gönüllüleri Dayanışması Komisyon Üyesi ve arazi sahibi Mehmet Zeybek, Saros FSRU Projesi’nin sürecine dair açıklamalarda bulundu.

“DÖRDÜNCÜ BİLİRKİŞİ RAPORU DA YİNE BİZİ HAKLI GÖSTERDİ”

Projede tüm prosedürün tamamlandığını, dördüncü bilirkişi raporunun da ‘ÇED iptal’ kararı verdiğini söyleyen Hasan Karagöz, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Neredeyse 3 yıl oldu, Saros FSRU’ya karşı ciddi bir direnç gösterdik, ciddi bir mücadele gerçekleşti ve bu işin sonuna gelindi. Biliyorsunuz ki en son 9 ve 11 Kasım 2020’de keşifler yapıldı. Bilirkişilere 60 gün süre verildi. 60 günün sonunda raporlar teslim edildi. Bu raporlardan sonra mahkeme bir ara karar verdi. Hem BOTAŞ hem Çevre ve Şehircilik hem avukatımıza 15 gün beyanda bulunma süresi verildi. 15 gün dolduktan sonra beyanda bulunan tarafların bir kısmının itirazları, soruları söz konusuydu. Bunun üzerine mahkeme ikinci bir ara karar verdi. Bu soruları bilirkişilere tekrar gönderilerek bir ay süre verildi. Bunlar yapıldıktan sonra ‘yürütmeyi durdurma kararı vereceğiz’ şeklinde bir arakarar verildi. Bu verilen ara kararın süresi doldu ve gönderilen rapor Cuma günü avukatımıza teslim edildi. Yani dördüncü bilirkişi raporu da yine bizi haklı gösterdi. ‘Buraya bu proje bu liman yapılamaz’ dedi. Kararı bekliyoruz, artık uzatılacak bir şey kalmadı. Tüm prosedür tamamlandı ve dördüncü bilirkişi raporuyla biz haklılığımızı tescillemiş olduk.”

“BİR GÜN ANSIZIN, DOZERLERLE BAKMAYA DOYAMADIĞIMIZ SAROS'UMUZA GİRİLDİ”

Saros Gönüllüleri Dayanışması Komisyon üyesi ve arazi sahibi Mehmet Zeybek ise, Saros FSRU Liman ve Boru Hattını alelacele yapmak için, resmi bilimsel bilirkişi raporlarına rağmen Saros Körfezi’nin denizine, kıyısına, ormanına, canlı yaşamına kast edilerek, arazi sahipleri ve köylülerin mülkiyet haklarını çiğneyerek BOTAŞ tarafından FSRU inşaatına başlanalı 215 gün olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Pandemi sürecinin yasaklarını Saros Gönüllülerine uygulayıp elimiz kolumuz bağlıyken, iptal ettirdiğimiz ÇED raporunu genelge kılıfıyla adında çevre olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kabul edildi. Halkın katılımlarından kaçırılan hukuksuz ÇED süreciyle, halkın katılım toplantısı yapmadan, on binlerce itiraz dilekçesini veren halkın iradesini hiçe sayarak mahkeme iptal kararı ve bilirkişi heyet raporuna rağmen inşaata başlanılalı. ÇED ve İmar Planı iptal davalarımızın 9 ve 11 Kasım 2020'deki keşif ve bilirkişi incelemelerinin ardından BOTAŞ tarafından bir gün ansızın, dozerlerle bakmaya doyamadığımız Saros'umuza girildi, Tarım arazileri yok edildi, denizimiz dolduruldu, binlerce ağacımız kesildi, şimdi de borular seriliyor. Hukuksuzluk o kadar büyümüş ki, köylülerden tutanaklarla ilave araziler alındı ve tam 215 gündür gece gündüz hunharca Saros kıyıları ve denizimiz talan edildi. Yargıda sona yaklaşıldıkça da belki de kararın kendileri aleyhine çıkacağını hisseden şirket, ‘bakın inşaat çok ilerledi’ demek için mi bilinmez, hızını arttırarak talana devam ediyor.”

“SAROS FSRU ÇALIŞMASININ HAKSIZLIĞI KESİNDİR”

16 Nisan 2021 Cuma günü, Edirne İdare Mahkemesi’nde süren 1. ÇED iptal davasına sunulan Ek Bilirkişi raporuyla BOTAŞ'ın sadece dış ticaret için Saros Körfezi’ni kurban etmesinin bilime ve hukuka aykırılığının dördüncü defa bilimsel olarak ispatlandığını ifade eden Zeybek, “Sayın Bilirkişiler kök rapordaki hukuksuzlukları tekrarlayarak Orman Botaniği ve Orman Ekolojisi çalışmalarının yapılmamasını, yangın söndürme organizasyonunun olmamasını ÇED raporunun eksikliği olarak belirtmiş, flora ve fauna raporunun proje ve etki alanındaki türlere ilişkin ayrıntılı bilgileri içermediği, sökülüp alınan deniz çayırlarının endemik tür olduğu, körfezdeki 4 ayrı mercan türünün korunan tür olduğu ve BOTAŞ tarafından alınacağı söylenen önlemlerin yetersiz olduğu, proje alanında bulunan şehit karanfili endemik bitki türünün ÇED raporunda yer almadığı, mühendislik çalışmalarının bilimsel olarak yapılmadığı, kıyı sediment hareketlerinin etkisinin değerlendirilmediği, deniz su kalitesinin bozulup bozulmayacağının çalışmasının ÇED raporunda yapılmadığı, inşaat risk analiz değerlendirmelerinin sunulmadığı, Jeoloji bilimi açısından yeterli incelemeler yapılmadığı, yeterli veri ve bilgilerin verilmediği, Ziraat, İnşaat, Jeoloji ve Hidrojeoloji Mühendisliği açılarından projenin yerinde olmadığı tespit edilerek, bilime ve ÇED mevzuatına aykırılıklar 4 ayrı Bilirkişi Raporuyla artık kesinleşmiştir. SAROS FSRU çalışmasının haksızlığı kesindir. BOTAŞ bir kamu kurumu olarak 4 ayrı mahkeme bilirkişi raporuna uymak zorundadır. Kamu kurumları Anayasa'daki Hukukun Üstünlüğüne itaat etmek zorundadır. BOTAŞ şirketi hiçbir hukuksal uyarıyı, bilimsel raporları dikkate almayıp Saros Körfezini yok etmeye devam ederek suç işlemektedir” dedi.

“ARTIK SON DÜZLÜKTEYİZ”

Keşan Kent Konseyi’nin desteğiyle yürütülen süreçte, Saros Gönüllüleri’nin hukuka, bilime saygıyla ve salgın önlemlerine uyarak, vandallıkla ilerleyen proje karşısında, her kesilen ağaçla ve her kepçe darbesiyle canları acıyarak hızla devam eden inşaata karşı, tüm görsel ve yazılı mecralarda farkındalık yaratmaya çalışarak kamuoyunun dikkatini sürekli bu bölgesel yıkıma, yok edilişe çektiklerini belirten Mehmet Zeybek, “Artık son düzlükteyiz. Edirne İdare Mahkemesi’nin verdiği tüm ara kararların süresi dolmuştur. Yurdun dört bir yanındaki milyonlarca Saros Gönüllüsü ve doğa severler, nefeslerimizi tuttuk, bilirkişi raporları çerçevesinde, Edirne İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma ve ÇED raporunun ve ÇED Olumlu kararının yürütmesinin durdurulması veya direk iptal kararı vermesini bekliyoruz. ‘Ben yaptım oldu’ mantığıyla başlatılan projede, mahkeme kararı sonucu BOTAŞ’ın, Saros kıyılarına, tarım arazilerine verdiği zararı düzelterek, bir an önce körfezden gideceğine inanıyoruz. Halk ve hak ile inatlaşmayı bırakın. Saros Körfezi’nde adalet istiyoruz. Saros Gönüllüleri, Keşan Kent Konseyi ve Saros halkı olarak Saros Körfezi’ni tüm kötülüklerden korumak için çaba göstermeye devam edeceğiz. Körfezimizi korumakla görevli olan T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve T.C. Kültür Bakanlığı verdikleri tüm izin ve onayları iptal etmeye ve Saros FSRU Liman ve Boru Hattı çalışmalarını derhal durdurmaya çağırıyoruz” şeklinde açıklamalarda bulundu.