SONGÜL KONAR

Açar, hasattan sonra anızların yakılmaması gerektiğinin altını çizdi.

“KEŞAN’DA İLK DEFA BU YIL TMO-TOBB ORTAKLAŞMASINDAN OLUŞAN LİDAŞ BUĞDAY ALIMLARI YAPACAK”

Bölgede tarımsal faaliyetlerin başında gelen hububat üretiminde hasadın başladığını ve devam ettiğini söyleyen Açar, sözlerine şöyle devam etti: “Önümüzdeki günlerde hasat sonlanacaktır. Üretim sezonun hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Üreticimizin emeğinin karşılığını da alması temennimizdir. Hasadın bu devresinde en çok beklenti verimdir. Şu ana kadar yapmış olduğumuz tespitlerimiz doğrultusunda dekara 300–350, 400-500 ile 600-800 kg aralığında verimlerin olduğu görülmektedir. Hatta 800 kg geçen üretimlerin olduğu da tespitlerimiz arasındadır. Ancak genel ortalamanın 500-550 Kg seviyelerinde gerçekleşeceği görülmektedir. Randımanlar bakımından da sonuçların olumlu olduğu ifade edilmektedir. Pazarlanma konusu ise şimdilik serbest piyasa şartlarında gerçekleştiği gözlenmektedir. Diğer taraftan Keşan’da ilk defa bu yıl TMO-TOBB ortaklaşmasından oluşan LİDAŞ buğday alımları yapacaktır. Ancak bu esnada üretici ister ise ürününü LİDAŞ’a teslim edebileceği gibi Toprak Mahsulleri Ofisi şartlarında da ürününün satışını yapabilir.”

“ÜRETİM BİR PLANLAMADIR”

Açar, hububat ekilişlerinin tavsiye edildiği gibi Ekim ayı ortalarından Kasım ayı ilk haftası aralığında yapıldığını dile getirerek şunları söyledi: “Güz devresinde düşen yağışlar ile de tohum çıkışlarında problemler yaşanmadığı görülmüştür. Kış şartlarının da yağışlı, soğuk ve de kısmen karlı geçmesi hububat üretimi için uygun mevsim şartlarının oluştuğunu söyleyebiliriz. Bahar dönemi yağışların da bitkilerin gelişme devrelerine göre yağması bir anlamda yılın hububat üretimi anlamında olumlu bir üretim sezonu olduğunu söylememiz mümkündür. Hububat iklimsel anlamda istenilen şartlarda geçmesine karşın üretimlerde üzerinde durulması gereken önemli hususlar bu anlamda önemlidir.  Çiftçiliğin aslında bir meslek, bir sanat olduğu gerçeği görülmelidir. Bilgi emek ile doğru bir şekilde ilişkilendirilmelidir. Üretici önümüzdeki üretim planlamasını bugünden yapmalıdır. Bir anlamda üretim bir planlamadır.”

“BÖLGE ŞARTLARINA UYGUN TOHUMLUKLAR KULLANMALIDIR”

Üretimin pahalı bir işlev olduğunu ve bu anlamda planlamanın doğru yapılması gerektiğini vurgulayan Açar, “Toprak iyi tanınmalıdır. Hedeflenen üretim miktarlarına göre uygun ve en ekonomik bir gübreleme ile ekime başlanılmalıdır. Tohumun üretime yalnız başına katkısının pek olmadığı bilinmekle birlikte yine de bölge şartlarına uygun tohumluklar kullanmalıdır. Özellikle mantarı hastalıklara karşın zamanında doğru ilaçlamalar kesinlikle yapılmalıdır. Süne zararlısının bölgemiz hububat üretimleri açısından her zaman bir tehlike olduğu bilinmelidir. Bu konuda tarım teşkilatımızın tecrübeleri doğrultusunda verilecek kararlar neticesine göre hareket edilmesi en doğrusudur. Aslında bu temel kuralların tüm bitkisel üretimler içinde geçerli olduğunu hatırlatmakta fayda görüyoruz. Önemli olan diğer bir konu da hasat konusudur. Hasat kurallarına riayet edilmelidir. Çünkü biçim esnasında ciddi anlamda ürün kayıpları oluşmaktadır.  %1 tane kaybının dekara kaybı da küçümsenmeyecek düzeylerdedir. Ortalama olarak bir dekardan 500 kg verimin; ortalama %1 ürün kaybının dekar maliyetinin 6 ile 7 TL aralığında olduğunu hatırlatmakta fayda görüyoruz. Bu konun daha iyi anlaşılması anlamında ilçemizde takriben 170 bin dekar seviyelerinde hububat ekilişi yapılmaktadır. Bu üretim alanlarında %1 tane kayıplarının 500 Kg/dekar verim ortalamasına göre 1.100.000 TL nin üzerinde maddi bir kayıp olduğu görülebilir.  Kaldı ki teknik kabullerde %3 tane kayıpları kabul edilmekle birlikte bu oranın artması ile kayıpların ne derece bir maliyet oluşturduğunun hesaplamakta fayda vardır. Üzerinde ciddi anlamda durulması gereken önemli bir konu olduğunu bu anlamda hatırlatmakta fayda görüyoruz.” diye konuştu.

“ANIZLARI YAKMAK DEMEK GELECEĞİ YAKMAKTIR”

Hasat bittikten sonra anız yakılmaması gerektiğinin altını çizen Açar, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Anız alanları yakılmamalıdır. Çünkü anızları yakmak demek geleceği yakmak olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Bütün bunlara karşın yapılan iş emektir, masraftır. “Emeğin yatırım girdileri ile iyi bir şekilde pekiştirilmesi üretime anlam kazandırır”. Bugün oluşan olumsuzluklar ajandamızın kenarına not edilmeli uygun zaman ve de mekânlarda konu tartışılmalıdır. Çünkü hasadın bitiği noktadan itibaren yeni üretim sezonu hazırlıkları da başlayacaktır. Bu vesile ile hayırlı bir hasat döneminin geçmesini temennimizdir.”