SONGÜL KONAR
Dün, Keşan Engelliler Derneği’nde açıklamada bulunan İsmail Büyükayhan, ortak bir vakıf kurmalarını ve birlikte hareket etmek istediklerini vurguladı.
“KEŞAN’IN NEYİNİ PAYLAŞAMIYORUZ?”
Keşan’daki 4 dernek ile birleşmelerini istediklerini vurgulayan Büyükayhan, açıklamasında,“Yerel basında bir derneğimizin acil iki adet tekerlekli sandalyeye ihtiyacı olduğunu gördüm. Kendi adıma üzüldüm. Keşan’ın neyini paylaşamıyoruz? Engelliler olarak bir araya gelsek birlikte sıkıntılara destek olacağımıza inanıyorum. Keşan Engelli Dernekleri olarak hep bir yerde bir ortamda çalışırsak, engelli vatandaşlarımıza daha güzel hizmet vereceğimizi sanıyorum. İhtiyaçları olan engelli arkadaşlarımız derneğimize gelirlerse, biz Keşan Engelliler Derneği olarak onlara da destek olmaya hazırız. Amacımız bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek. Eğer biz engellilere hizmet vermek istiyorsak, dört engelli derneği, dört ayrı yolda yürümeyelim. Birleşme çağrısında bulunuyorum. Birleşelim. Paylaşamadığımız ne ise aramızda konuşalım. Engellilere gerektiği şekilde destek ve yardımcı olmayı hep beraber el ele vererek çözelim. Her birimiz ayrı yolda gidersek halkın güvenini kazanamamış oluyoruz. Vatandaşlar, ‘Keşan’da dört tane engelli derneği var, hangisine yardım etmeliyim’ diye kararsızlık içinde kalıyor” ifadelerine yer verdi.
“VAKFIN KURULMASINI ISRARLA BEKLİYORUM”
Büyükayhan açıklamasının devamında şu cümlelere yer verdi: “Bu birleşmeyi vakıf altında da yapmayı düşünmüştük, KİSEV (Keşan İyilik Sağlık Engelliler Vakfı) ile ilgili projelerimiz vardı. Bu projelerimiz 2008’de Ticaret Odası programına girdi. Ticaret Odası’nın Keşan Engelliler Derneği vakfı kurulacak şekilde notların olduğunu hatırlıyorum. Belediye Başkanımız da bu projeye el atmıştı. Bugüne kadar bir gelişme olmadı. Bu vâkıfın Keşan için bir gelecek getirmeyeceği düşünüldü veya gereksiz görüldü. Ben hala, Keşan’a Yaşlı Bakımı Meslek Yüksekokulu getirilse tüm Keşanlıların yaşlılıklarında rahata ve huzura kavuşacaklarına inanıyorum. Engelliler de o vakıf ismi altında toplanmış olurlar. Vatandaşlar yapacağı yardımın nerelere yapıldığını daha iyi görmüş olur. Vakfın kurulmasını ısrarla bekliyorum. 10 vakıf başkanı değil, 1 vakıf başkanı olur. Vakıf başkanı da vakıf kurulduktan sonra olur. Vakıf kurulmadan ben vakıf başkanıyım diye ortalıkta dolanmamıza gerek yok.”
“SİZ ALLAH’TAN KORKMUYOR MUSUNUZ?”
Keşan Belediyesinin yenilemiş olduğu seyyar arabaların birinin engellilere hediye edilmesi üzerine Büyükayhan arabaları incelediklerini fakat hiçbir arabanın herhangi bir engelliye uymadığına dikkat çekerek sözlerini şöyle sonlandırdı: “Şu anda bilhassa ortopedik engelliler birçok dallarda işletmeci olarak çalışmaktalar. Örneğin %98 engelli bir arkadaşımız çeltik ekiyor. Bu arkadaşımız tahliye suyunu kullanarak çeltiğini ekiyor. Asıl sudan faydalanıyormuş gibi kendisinden ücret alınıyor. Bu konuyu ilgililere duyurmak istiyorum. Siz Allahtan korkmuyor musunuz? Bir engellinin tahliye suyunu kullanmasına, normal su kullanıyormuş gibi ücret alıyorsunuz. Bu konuları ne olur biraz dikkate alın. Engellilere yardım etmeniz gerektiği gibi tahliye suyu kullanan kişilere de yardım etmeniz gerektiğine inanıyorum. Seyyar satış arabalarını inceledik, arabalarda güzel dizaynlar yapılmış, bu dizaynı yapanlara teşekkür etmemek nankörlük olur. Bir tanesi engelliler için hediye edilmiş. Bu hangi dalda hangi araba? Arabaların tamamını gezip gördüğümüzde şunu fark ettik, hiçbiri herhangi bir engelli tarafından kullanılamaz. Bir engelli yollarda o aracı iterek satış yapması mümkün değil. Engellilere verilecek olan arabanın kesinlikle motorize olmasını arzuluyorum.”
Büyükayhan açıklamasının sonunda, Ankara’da bulunan uzaktan eğitim programı ile yaptığı çalışmalar sonunda ‘aile eğitim danışmanlığı’ belgesi aldığını da söyledi.
