BÜLENT SAYLAM

İNSANI YAŞAT Kİ, DEVLET YAŞASIN

İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın insan yaşasın sözünü hatırlatan Savcı, “İnsanca yaşanabilir koşullarda ne varsa her şeyi hak edendir. İnsan ve doğa bütün mahlukatın dünyanın kainatın en önemli varlığıdır. İnsanımızın her alanda sadece Saros Körfezi’nde Erikli Sahili’ndeki mevsimlik işçilerimiz günü birlik, günü kurtarabilecek kışlığını düşünen vatandaşlarımız açısından değil. Oraya tatiline gelen tatili geçirebilen yerli yabancı turistlerimizin, orada ekmeğini her türlü namusuyla alın teriyle kazanabilecek bütün insanlarımıza şartları iyileştirmek, görevlilerin birinci asli görevidir.” dedi.

BU MEMLEKET BİZİM

Geçen yıl da aynı problemlerin yaşandığını söyleyen Savcı, “Orada su, tuvalet vardı ama elektrik yoktu. Soru önergesi gelince meclise bu da belediye meclisimiz tarafından kabul gördü. Kabul görülmesiyle bir iltifat ya da olağanüstü bir durum değil bu durum. Önümüzdeki haftalarda Keşan Belediyesi tarafından elektrik, su ve temel ihtiyaçlar konusunda lavabo, tuvalet ve duş kabininin yapılacağı bilgisini ve duyumunu aldık. Şimdi bu memleket bizim bu memlekette hep beraber. Yüzyıllardan beri yaşıyoruz, yaşamaya da devam edeceğiz.”  şeklinde konuştu.

BU DURUMDAN ROL KAPMAMAK GEREK

Bu durumdan rol kapmamak gerektiğini dile getiren Savcı açıklamasına şöyle devam etti: “Ucuz, basit siyaset üretmemek, yapmamak lazım. Şimdi soru önergesi verdiniz. Akşamdan sabaha işler olacak diye bir şey yok. Belediyenin bunu 1-2 hafta içerisinde gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz ama şimdi ucuz siyaset ve rol kapmanın kastım şu. Ben söyledim de oldu. Bakın ben yaptım da oldu mantığıdır bu. Zaten belediye meclisinde bunu topyekun hep beraber aynı dilden konuşulmuş, aynı ortak akılda buluşulmuş karar verilmiş. ”  

İLKEL YAŞAM ŞARTLARI OLMASIN

Bağcıyı yok etmenin formülünü arayacağına üzümü nasıl yetiştirip bu vatandaşlarımıza nasıl yediririz formül üretmek gerektiğini kaydeden Fahrettin Savcı, “Bu işin biz de takipçisiyiz Keşan Roman-Der olarak Trakya Roman dernekleri federasyonu olarak. Çünkü bizim orası insanlarımızın geçim kaynağı. Gönül ister ki gönül ister ki Keşan’da. Sabah kalktığımda insanların gidebileceği işleri olsun. Gönül ister ki gelen çetin, kış için kışlığını veya 3-5 kuruş biriktirmenin formülünü ararken o ilkel yaşam şartları olmasın. İnsanlar orada çadırlarda kalıp, işte o kumda o mısır arabasını itmesin. İşte o insanlar elinde çapa o pis işleri yapmasın. Pis işleri kastım kanalizasyon vb işler. İnsanca, sigortası olsun, sosyal güvencesi olsun. Sabit bir geliri olsun yeter ki.” dedi.

BU KEŞAN BİZİMSE KİMSE MİSAFİR DEĞİL

Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’na güvendiklerini belirten Savcı, “Bu şartları iyileştirebileceği konusunda Sayın Mustafa Helvacıoğlu’na güveniyoruz. Bu konuyu da takip ediyoruz. Çünkü başka Keşan yok. Bu Keşan bizimse kimse misafir değil. Hepimiz buranın ev sahibiyiz. Vatandaşlarımız da gösterilen yerde gösterilen yerde orada ikamet etmeliler. Yerleşik alanda yaşamalarını o sınırları dışarısında ki yerlere çadır kurulmamasını daha kontrol altında oradan bir tane temsilci vererek hem güvenlik konusunda hem de çevreyi kirletmeme konusunda hem de oradaki hiyerarşiyi bozmama açısından vatandaşlarımıza da sorumluluk düşüyor.

MUSTAFA HELVACIOĞLU’NA BU KONUDA GÜVENİMİZ TAMDIR

Savcı, açıklamasının sonunda şunları söyledi:“Keşan daki yerel siyasetçilerin, vatandaşlarımızın hizmetinde olduğunu düşünüyorum. Bu arada bütün Keşan belediye meclis üyelerine vatandaşlarımıza hizmet noktasında karar verdiklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Tekrar tekrar söylemek istiyorum biliyorum sayın Mustafa Helvacıoğlu’na bu konuda güvenimiz tamdır”