HABER MERKEZİ

TBMM Başkanlığına sunulan teklifte Saros Körfezi’nin ekolojik, doğal ve tarihi özellikleriyle ülkemizin en özel deniz alanlarından biri olduğu ve turistik özelliklerinin bozulmadan korunması amacıyla Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak ilan edildiği hatırlatıldı.

Teklif gerekçesinde “Saros Körfezi, 144 çeşit balık, 78 tür deniz bitkisi ve 34 tür süngere ev sahipliği yapan, su altı zenginlikleri ile dolu ve sualtı etkinlikleri ile ilgilenenler için oldukça önemli bir bölgedir. Körfez içinde barındırdığı zengin balık çeşitleri nedeniyle deniz biyologları ve dalış meraklıları arasında büyük ve doğal bir akvaryum olarak nitelendirilir”denilerek bu duruma rağmen son yıllarda yaşanan gelişmeler nedeniyle Saros Körfezi ve kıyılarında hızlı bir bozulma görüldüğü ifade edildi.

Körfezde kıyılarda yaşanan yapılaşma, kaçak kum alımı, taş ocaklarının açılması, rüzgâr enerjisi projeleri, denizin doğal yapısını bozan yapılar, kıyıların o yörede yaşayan halka rağmen başka şirketlere kiralanması gibi sorunlar yaşanırken son olarak FSRU doğalgaz limanı yapılması gündeme geldiği vurgulandı.

Doç. Dr. Gaytancıoğlu, Saros Körfezi’nin hızla doğal yapısını kaybettiğine dikkat çekerek “Bütün bu sorunlar Türkiye’nin en özel deniz alanlarından birisi olan Saros Körfezini nasıl koruyup gelecek kuşaklara bozulmadan aktaracağımız konusunda endişelere yol açmaktadır. Körfezin karşı karşıya kaldığı risklerin ve bu risklerin ortadan kaldırılarak, atalarımızdan aldığımız gibi gelecek kuşaklara aktarabilmemiz ve alınacak önlemlerin belirlenmesi için”  Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi.