SONGÜL KONAR

Karagöz, Kent Konseyi olarak yaptığı açıklamada kiralanmaların iptalini talep etti.

“SAHİLLER, DOĞAL SİT ALANLARIDIR”

Keşan ve Enez sahillerindeki kumsalların, 23 Haziran’da Edirne Çevre Koruma Vakfı Ticaret İşletmesi tarafından ihaleye çıkartılacağını belirten Karagöz, “Kiralama yapılacak yerlere bakıldığında, günübirlikçilerin para ödemeden girebilecekleri bir kumsal kalmıyor. Yapılanlar hem uluslararası sözleşmeye hem anayasaya hem de bakanlar kurulu kararlarına aykırıdır. Sahiller, doğal SİT alanlarıdır. Ama ne yazık ki, doğal SİT alanlarıyla ilgili gerekli düzenlemeler ve tanımlamalar, görevlendirmeler bu güne kadar yapılmadı. Kent Konseyi olarak, oda, dernek, sendika, partilerle konu hakkında görüştük. Kent Konseyi olarak, sayın Edirne Valisi’nden talebimiz ihalenin iptal edilmesidir. Halkımız ve yerel esnafımız, pandemi sürecinden çıkmaya çalışıyor ve ayakta durmaya çalışıyor. Bu yerleri almaları mümkün değil. Enez’de 10-41 dönüm, Keşan’da 8-11,5 dönümlük alanlar var. Bunlar büyük alanlardır. Buralar sadece şezlong ve şemsiyeyle geçiştirilecek alanlar değildir. Karardan vazgeçilmeli ve iptal edilmeli. Edirne milletvekilleri Fatma Aksal, Orhan Çakırlar ve Okan Gaytancıoğlu, Edirne’deki tüm belediye başkanlarını ve İl Genel Meclisi Başkanı’nı yanına alarak, Valiyle görüşüp, karardan vazgeçmesi için mücadele etmeliler” dedi.

“ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI’NI ANLAMAKTA ZORLANIYORUZ”

Yaptığı açıklamada, her şeyin para ve ticari mal olmadığını vurgulayan Hasan Karagöz, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı anlamakta zorlanıyoruz. Doğada var olan her rengi, Amerikan doları gibi yeşil görmeye başladılar. Kumsalları, ormanları ve denizi de bu şekilde görüyorlar. Her şey para ve ticari mal değildir. Biz, Türkiye’nin her yerinde bulunan gönüller, çevreyi, doğayı, ormanları ve derelerimizi korumakla sorumlu olan bakanlıktan korumaya çalışıyoruz. Daha önceleri ormanları devlet koruyordu ve vatandaş iki ağaç kestiğinde bedel ödüyordu. Şimdi tam tersi konuma geldi. Geç kalınmadan milletvekillerimiz, birbirleriyle bağlantı kurarak, belediye başkanlarını ve il genel meclisi başkanını yanına alarak, Vali beyle görüşüp, kararın geri çekilmesini dile getirilmeli. Daha sonraki süreçte, nasıl değerlendirilebileceği görüşülebilir. Halka ait olan bu kıyıların halkta kalması gerekiyor. Halka hizmet edecek şekle dönüştürülmesi lazım. Buradan illa para alınacaksa, cüzi miktarlarda bu yerler belediyeler arasında bölüştürülebilir. Belediyeler, ikinci şahıslara kiralamama koşuluyla verilebilir. Halk plajlarına dönüştürülebilir. Halka gerçekten temiz bir kıyı şeridi, kumsal ve tatil yerleri çıkartılabilir. Tuvalet, duş, şezlong gibi hizmetleri belediyeler sunabilir” diye konuştu.

“İHALENİN BU YIL İPTAL EDİLMESİ GEREKİYOR”

Hasan Karagöz, açıklamasının sonunda yetkilileri göreve davet ederek şunları söyledi: “Kent Konseyi olarak, bu yerlerin ‘şuraya ya da buraya verilmeli’ şeklindeki söylemleri çok doğru bulmuyoruz. İhalenin bu yıl iptal edilmesi gerekiyor. Ondan sonra önümüzde 1 yıllık bir süreç vardır. Bu 1 yıllık süreç içerisinde halkla inatlaşmadan, halka hizmet niteliği taşıyabilecek biçimler üretilebilir. Bu çok zor bir olay değildir. Pazartesi günü Edirne’de düzenlenecek bir açılış olacak ve milletvekilleri de katılacak. Bu açılıştan önce ya da sonrasında Vali beyle görüşülebilir. Yerel esnafların bu belirlenen değerler üzerinde mevcut alanları alabilmeleri mümkün değildir. Telafisi mümkün olmayacak sonuçlar çıkabilir. Ortalıkta dolaşan pis kokular, Saros Sahillerine de yansıyabilir. Mafyavari ilişkilerde bulunanlar bu alanları alırsa, yerel esnafımız ölür. Halkımız, elini kolunu sallayarak kumsallardan yararlanamaz. Bunun görülmesi lazım. Yetkilileri göreve davet ediyoruz.”