SONGÜL KONAR

Keşan Kent Konseyi binasında düzenlenen toplantı, saat 11.00 sıralarında başladı.

Toplantıda, Keşan Kent Konseyi tarafından depremle ilgili hazırlanan taslak Hasan Karagöz tarafından anlatıldı.

“DEPREMİN AYAK SESLERİ GELİYOR”

Kent Konseyi Yürütme Kurulu olarak, “Keşan depreme hazır mı?” konusunu 1 yıl önce gündemlerine aldıklarını belirten Karagöz, “Deprem konusunda, KEDAK ve Keşan Belediye Başkanıyla görüştük. Konuyu onların gündemlerine de taşıdık. Sayın Belediye Başkanı heyecanlanmıştı ve KEDAK’a elbise ile ekipman alındı. Kent Konseyi, KEDAK ve belediyeden katılacak kişilerle birlikte ortak çalışma komisyonu yapılarak, süreç ilerleyecekti. Ancak, daha sonra ne olduğunu anlayamadık ve KEDAK ile belediye işbirliğiyle kitapçık basılarak dağıtıldı. Olay bu şekilde kaldı. Deprem konusu çok ciddi ve ertelenmemesi gereken bir durumdu. Kent Konseyi Yürütme Kurulu olarak, yaptığımız değerlendirmede tekrar gündeme alınması gerektiğine karar verildi. Çünkü depremin ne zaman olacağı belli değil. Depremin ayak sesleri geliyor” dedi.

“ORTAYA ÇIKACAK DURUM KADER DİYE LANSE EDİLECEK”

Son günlerde, İstanbul ve çevresi, Marmara Denizi, Tekirdağ, Şarköy ve diğer yerlerde değişik şiddetlerde depremlerin yaşandığını belirten Hasan Karagöz, şunları söyledi: “Yaşanan bu depremler bizleri uyarmaktadır. Bundan ötürü de, deprem konusunda çalışmalar ertelenemez. 17 Ağustos 1999 depreminin üzerinden 21 yıl geçti. 1999 depreminden sonra tüm bilim insanları azami 30 yıl içinde 7 şiddetinin üzerinde büyük bir Marmara depremi olasılığını ortaya koydular. Süre alabildiğince kısaldı. Ancak, başta İstanbul olmak üzere Trakya genelinde buna uygun hazırlık yapan herhangi bir yerleşim yeri yok. Sonuçta, ortaya çıkacak durum kader diye lanse edilecek. Bu sonucun kader olabilmesi için bizlerin tüm hazırlıklarımızı eksiksiz yapmamız gerekmektedir. Kent Konseyi olarak, deprem konusunda bir program taslağı hazırladık. Bu taslağı, Keşan Belediyesi’nin ekim ayı meclis gündemine alınması için gönderdik. Taslağı; Keşan Kaymakamlığı’na, belediye meclisinde grubu bulunan CHP, AK Parti ve İYİ Parti’ye ilettik.”

“MAHALLE GÖNÜLLÜLERİ EKİPLERİ OLUŞTURMALIYIZ”

Deprem sonrası toplanma alanlarının ve yaşam alanlarının belirlenmesi konusunda değerlendirmelerde bulunan Karagöz sözlerini şöyle sürdürdü: “Deprem sonrasında, toplanma ve yaşam alanları kağıt üzerinde belli. Ama halk bu yerleri bilmiyor. Bundan ötürü de, toplanma alanlarının görünür kılınması gerekiyor. Toplanma alanlarına tabelaların konulması lazım. Bu alanlarda seyyar tuvalet bağlantı yerleri ile kullanma suyu bağlantı yerleri önceden hazırlanmalı. Depremden hemen sonra, merkezden veya çevre ilerden yardım almamız pek mümkün görünmüyor. Bu nedenle bizler mahalle gönüllüleri ekiplerimizi oluşturup, eğitmeliyiz. Kendi yağımızda kavrulmamız gerekiyor. Unutmayalım ki, 1999 depreminde hiç eğitim almadıkları halde mahalle halkı binlerce kişinin hayata tutunmasını sağlamıştır.”

“BİNALARIN ENVANTERİ ÇIKARILMALI”

Keşan’daki binaların envanterinin çıkarılması gerektiğine kayıt düşen Hasan Karagöz şöyle konuştu: “Binaların envanterinin çıkarılması, bizlere deprem öncesi ve deprem anında yapacağımız çalışmalara ışık tutacaktır. Deprem öncesi yapılacak çalışmalarda güçlendirilmesi gereken binalar, yıkılması gereken binalar, riskli binaların toplamını görünür kılacaktır. Bu çalışma hemen deprem sonrası ilk müdahale yerlerinin belirlenmesini kolaylaştıracaktır. Valilikle iletişime geçilerek tüm ilçeleri kapsayacak şekilde uydu telefon sistemi kurulmalı. Haberleşme için kurtarma ekipleri için telsiz, hasar tespiti için drone temini yapılmalı. Arama kurtarma anında kullanılmak üzere gerekli olan her türlü alet  ve edevat (hilti, demir kesme makası, kazma, kürek, levye, lambalı baret) temin edilmelidir. Konaklama alanı için çadır, battaniye, WC kabinleri, duş kabinleri, su deposu, jeneratör, yaz ve kış donatıları, engelli, çocuk, yaşlı donatılarının temini yapılmalıdır. Tüm bunların korunması için şehir stadyumunda tam donanımlı konteynırlar sağlanmalıdır. İlk anda kullanılmak üzere ihtiyaç duyulacak  kuru gıda, konserve, çocuk mamaları ve içeceklerin depolanacağı yerler hazırlanmalı ve gerekli çalışmalar yapılmalı.”

“DEPREM ANINDA YAPILMASI VE YAPILMAMASI GEREKENLER ÜZERİNE HALKIN BİLGİLENMESİ SAĞLANMALI”

Deprem konusunda halkın bilgilendirilmesi gerektiğini ifade eden Karagöz sözlerine şöyle devam etti: “Halkın eğitimi, aileden başlamalıdır. Evlerde yapılması gerekenler, aile bireyleri arasındaki iletişim, deprem anında evde sığınılacak yerler, deprem çantası, deprem anında yapılması ve yapılmaması gerekenler üzerine halkın bilgilenmesi sağlanmalıdır. Ayrıca okullarda öğrencilerin eğitilmesi ve genel anlam da konferanslar, paneller düzenlenmeli, broşür, tiyatro ve kamu spotları gibi benzer çalışmalar yapılmalıdır. Farkındalık yaratmak amacıyla bir simülasyon aracı veya odası var edilerek eğitim çalışmalarında kullanılabilir. Kaymakamlık bünyesinde oluşturulmuş olan deprem koordinasyon merkezine bağlı çalışacak görevlilerin her biri önceden deprem toplanma ve barınma yerleriyle ilişkilenmeli herkes görev yerini ve ekip arkadaşlarını önceden bilmesi sağlanmalıdır.”

“OLUŞACAK DEPREM KORKUSU PSİKOLOJİSİ İÇİN ÇALIŞMA YAPILMALI”

Deprem sonrasında yapılacak çalışmalar hakkında konuşan Hasan Karagöz sözlerini şöyle tamamladı: “Belediyenin merkezi anons sistemi zarar görmemişse merkezi anons sistemi ile zarar görmüşse ses düzeni bulunan seyyar araçlarla yapılacak anonslarla halkın sakinleşmesi sağlanmalı ve dronelerle hasar tespiti yapılmalı. Toplanma ve barınma alanlarından sorumlu kişiler deprem koordinasyon merkezinde, ilk yardım ve arama kurtarma ekipleri alet ve edevatlarına bulunduğu stadyumdaki konteynerin önünde toplanacağı önceden belirlenmelidir. Halkın sakinleşmesi sağlayacak ve hayatlarını idame ettireceği ihtiyaçlarının giderilmesi çalışmaları yapılmalıdır. Konaklama mekânında yaşlı, engelli, çocuk, hasta, hamile donatılarının bulundurulması ve ihtiyaçları karşılanmalı. Oluşabilecek hırsızlıklara karşı asayiş tedbirleri alınmalı. Oluşabilecek hastalıklara karşın önlemlerin alınmalı. İklim koşulları en sıcak ve en soğuk değerlendirilip önlem alınmalı. Oluşacak deprem korkusu psikolojisi için çalışma yapılmalı.”