“Bu mal tavuk yemi olur”

AYGÜL KONAR

Bölgemizde ki barajların doluluk oranları hakkında bilgi veren Balcılar, İpsala bölgesinde ekiliş alanları anlamında bir düşüş beklemediğini söyledi.

Ülkemizde son dönemde yaşanan ithalattan dolayı çeltik üreticilerinin sorunlar yaşadığını vurgulayan Sedat Balcılar iç piyasayı dengelemek için ihracat kapılarının da açılması gerektiğini vurguladı.

Su ile ilgili bir problem olmayacağını belirten Balcılar sözlerine şöyle devam etti: “İpsala bölgesinde üç tane büyük barajımız var ve hepsi dolu. Ekiliş alanları anlamında hiçbir değişiklik olmaz. Geçen sen 210 bin dönün çeltik ekildi. Zaten bölgemizde ekiliş alanı o kadar. Bu sene de 210 bin dönüm ekilir. Hayrabolu tarafında 40- 50 bin dönüm civarında bir ekilişi oluyordu. Orada ki barajlarda benim bildiğim kadarıyla su ciddi bir sorun ve o bölgede ekiliş alanlarında ciddi bir daralma olabilir ama bunu şimdiden konuşmak doğru olmaz. Bir hafta on gün sonra şiddetli yağışlar olabilir. Birde İpsala harici Karasaz sulaması var. Meriç’in, Uzunköprü’nün İpsala’nın da bazı toprakları dahil olmak üzere üç tane ilçeye hitap eden bir barajımız var. Orada da su seviyesi çok düşük seviyelerde. Orada ekiliş alanlarında daralma olabilir ama dediğim gibi bugün konuşmak için çok erken.”

“GİRDİ MALİYETLERİMİZ ÇOK YÜKSELDİ”

Üreticilerin yaşadığı sorunları da anlatan Balcılar: “Üretici anlamında bizim girdi maliyetlerimiz çok yükseldi. Geçen sene bin 450 TL olan granül sülfat iki gün önce aldığım da bin 950 TL olmuş. Gübre fiyatlarında cinsine göre yaklaşık olarak %60, %80, % 100 girdi faydalarında artış var. Sertifikalı tohumda, zirai mücadelede kullandığımız ilaçta girdi maliyetleri artı. Kooperatiflerden bu yerleri ekmek için su alıyoruz, burada da % 30 artış var. Girdi maliyetlerinin artmasına karşılık ithalat kapıları sınırız derecede açık. Geçen hafta Tekirdağ’da bir zincir markete 17 bin ton groski türü pirinç gelmiş. Gemlik limanına, Mersin limanına dışarıdan durmadan mal geliyor. Türkiye’nin yıllık 150 bin ton pirinç açığı var. Normalde bu kadar gelmesi lazım. Türkiye’ye şu saate kadar giren pirinç miktarı 400 bin tona ulaşmış. 30 Nisan’a kadar ithalat hakkı var. Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle gümrük vergisini %34’ten %5’e düşürdüler çeltikte. Bizim en büyük korkumuz üretici harmanda çıkardığı bu çeltiği satmaya yer bulamaz. TMO gibi devlet kurumları mal almazlarsa, hep birlikte yaşayıp göreceğiz. Bu insanlar ellerindeki malı satmazlar. Çünkü pandemi nedeniyle düğünler yasak, mevlitler yasak, restoranlar kapalı. Eskisi gibi pirinç tüketilmiyor. Buna karşılık dışarıdan ithal mal geliyor. Sıkıntılı bir dönem. Bu durum fiyatlara yansır. Sanayicide olaya farklı bir gözle bakıyor. Bun bunu 30 Nisan’a kadar getirirsem vergilerden % 30 kazanıyorum diyor. Mayıs ayına bıraktığında daha fazla vergi ödememek için fırsat bu fırsat deyip getiriyor. Bu işin sonu iç piyasada ürün çok fazla şişer. Şu an Türkiye’de ihracat yolları kapalı. İhracat açılırsa içerideki pirinç erir. Üreticiyi korumak adına benim şahsi görüşüm ihracatın biran önce açılıp bu malların bir taraftan da dışarıya satılması. Bunu bugün yapmazlarsa 6 ay sonra yapmak zorunda kalacaklar. Bu kadar üretim olan ve bu kadar dışardan mal gelen bir yerde bunun da bir dayanma müddeti var. Yani bu mal tavuk yemi olur” diye konuştu.