Okul öncesi eğitim ve ilkokul birinci sınıfa başlayan çocuklar ve aileleri içinde yeni bir heyecan başlar. Her anne baba için tek biricik ve özel olan çocukları, yeni bir sosyal çevre ile tanışacak ve yeni arkadaşlar edinecek. Bu süreci en sağlıklı şekilde geçirebilmek için anne babalara bir takım görevler düşmektedir. İlk defa gidilecek tanımadığı pek çok kişinin arasına girecek olmak her çocukta kaygı yaratabilir bu da gayet normal bir tepkidir. Önemli olan anne babaların desteği ile bu duyguyu sağlıklı bir şekilde yönetebilmektedir. İşte o zaman kaygının yerini okula gidecek olmanın heyecanı ve mutluluğu alır. Bunun için anne babalara vereceğim tavsiyeler şunlardır: Çocuğu dinlemek hissettiği duygulara ayna tutmak gerekir Çocuğun okulla ilgili ne düşündüğünü, neler hissettiğini karşılıklı oturup çocuğun göz hizasında dinlemek gerekir. Çocuğun okulla ilgili hissettiği duygular karşısında çocuğun duygusunu adeta bir aynaymış gibi ona geri yansıtmak oldukça faydalıdır. Şöyle ki çocuk “okula gitmek istemiyorum” dediğinde “ama okula gitmen lazım orada yeni arkadaşlar var oyun oynayacaksınız yeni şeyler öğreneceksiniz” gibi ifadeler her ne kadar ilk bakışta çocuğu rahatlatan ifadeler gibi gözükse de çocuğun o an hissettiği duyguya karşılık gelmez. İnsanoğlu doğası gereği anlaşılmak ister. İlk defa okula başlayacak olan çocuklar da anne babadan alışık olduğu ev ortamından farklı bir ortama girecek olmak kaygıya hatta artan kaygı ile birlikte korkuya sebep olur. İşte bu nedenle çocuğun o an hissettiği duyguya ve söylediklerine, “okula gitmek istemediğini söylüyorsun” şeklinde sadece ayna tutarak yaklaşmak çocuğa “annem babam beni anlıyor” mesajını verir ki bu da çocuk için oldukça kıymetlidir. Okul önlerindeki kalabalık ebeveyn grupları çocuklar da kaygıyı üst düzeyde tutar Kalabalık ortamlar hele ki ilk defa gidilecek ortamlarda ki kalabalık çocuklar da kaygıyı daha da arttırır. Hele ki bu kalabalık en az çocuklar kadar kaygılı anne babalar, büyükanne büyükbabalar ve kardeşlerse, iş daha da zorlaşır. Çocuk etrafını gözlemlediğinde bu kadar kaygılı bir kalabalıkla karşılaştığında anne baba ne kadar çocuğun duygularını anlamaya çalışsa da böyle bir ortam demek ki kaygılanacak korkacak bir şeyler var diye düşünür. Çünkü okul kapısından içeri kaygılı bir kalabalık arasından giren çocuk elbette ki çok rahat bir şekilde okula girmek istemeyecektir. Çocuğu sınıfına öğretmenine hemen bırakmayarak “tamam ben buradayım seni bekliyorum” şeklinde ki ifadeler aslında çocuğa “evet kaygılanacağın endişe edeceğin bir şeyler var, burası senin için güvenli olmayabilir o nedenle ben buradayım” mesajını verir. Çocukların hissettiği çoğunlukla bu olur. Oysaki çocuklarımızı kendilerini ilk güven de hissettikleri yer olan evleri kadar güvenli olan öğretmenlerinin şefkatli kollarına emanet ederiz. Her çocuk tek özel ve biriciktir Çocuğu okula yeni başlayan ebeveynlerin en önemli kaygılarının başında “çocuğum tek başına dolabına çantasını nasıl koyar, tuvalete tek başına gidebilecek mi” vb ile başlayan kaygı listesi uzayıp gider. Şunu unutmamak gerekir ki tüm öğretmenler ebeveynlerin bu kaygılarının hepsinden haberdar ve çocukların en iyi şekilde bu durumların üstesinden gelebilmeleri için onlara gereken rehberliği yapmaktadırlar. Tabi burada anne babalara da önemli görevler düşmektedir; çocuğa yaşına uygun görev ve sorumluluklar vermek çocuğu hayata daha güçlü ve dinamik bir şekilde hazırlar. Aksi halde çocuğun kendinin yapabileceği görev ve sorumluluklara yapılan her müdahale, çocuğun karşılaştığı ufacık bir problem ve zorlukta dahi sorumluluğu bir başkasına atmasına fırsat vermekten başka bir işe yaramayacaktır. Unutmamak gerekir ki her çocuk tek özel ve biriciktir. Her çocuğun ritmi birbirinden farklıdır, bu nedenle her çocuğun okula uyum ve alışma süreci birbirinden farklı olması gayet normaldir. Anne baba olmak büyük sabır ve emek ister. Sabırlı olmak da emin olun çocuğunuza giden her kapıyı açar. Çocuklarımıza her daim şefkatle yaklaşan tüm öğretmen, çocukları için elinden geleni her daim yapmaya hazır fedakar anne baba ve geleceğimizin teminatı sevgili çocuklarımıza mutlu ve sevgi dolu bir eğitim öğretim yılı diliyorum.