ERDOĞAN DEMİR

5 Ocak 2020’de yazdığım ve sitemizde yayınlanan bu yazıyı ülke gündeminde şu günlerde tartışılmaya açılması ve bu konuda televizyonlarda ve basın camiasında bol bol tartışılmaya başlandığı ve yerel seçimler ile parti kurultayları yaklaştığı  için, bu yazımızın bir kez daha haklılığının ortaya çıkmasından dolayı bir kez daha bu kez de Medya Keşan’da bu yazımı yayınlıyorum.

Hep şunu düşünmüşümdür, partilerde neden seçimlerde sadece delegeler oy kullanmaktadır.

Partiler niçin tüm üyelerinin oy kullanmasından korkmaktadır.

Örneğin ilçe kongresi, il kongresinde ve büyük kongrede niçin bütün parti üyeleri oy kullanmasın.

Delege sistemi bence hiç doğru olmayan bir düşüncedir. Delegelerin yerine bir partinin tüm üyeleri oy kullansa ne olur? Bunu cidden merak ediyorum.

Örneğin x partisinin ilçe kongresinde o ilçede üye olan bütün üyeleri , il kongresinde bütün üyeleri ve büyük kurultayda her  ile-ilçeye sandık konulsun bütün üyeleri oy kullansın.

Bu şekilde seçilecek ilçe başkanı, il başkanı ve genel başkanın çok daha güçlü bir destekle seçilmesi onları daha güçlü yapacaktır.

Bu sistem için de siyasi partiler yasasında veya tüzüklerinde “Partilerin ilçe, il ve büyük kongrelerinde bütün üyeler oy kullanacaktır” cümlesinin eklenmesi yeterli olacaktır.

Böylece delege kavgaları, kırgınlıklar ve küslükler de ortadan kalkacak. İlçe başkan adayları, il başkan adayları ve genel başkan adayları bunu bilerek yarışa girecekler ve sadece delegelerle değil tüm üyelerinle bu yarışın içinde olacaklardır. Böylece üyelerde ben ilçe başkanımı, il başkanımı ve genel başkanımı seçmekten sorumluyum diye düşünecek ve sorumluluklarının kendilerinde olduğunu da bileceklerdir. Bu  da parti üyeliğinin bile çok önemli olduğunu ortaya koyacaktır. Delegelerin seçtiği ilçe başkanı, il başkanı ve genel başkanı beğenmemek gibi bir durumda ortadan kalkacaktır. Çünkü seçilen ilçe başkanı, il başkanı ve genel başkan beğensek de beğenmesek de bütün parti üyelerinin oyları ile seçilmiş olacaktır.

Ben buradan siyasi partilerimizin sayın genel başkanlarına  bir çağrıda bulunuyor ve bu sistemi Türkiye’nin siyasi partiler yasasına kazandırmaları için öneride bulunuyorum.

Tabi bu sistemin sadece partilerde değil sendikalara da, oda, borsalarda da uygulanmalı ve bu sistemin daha şeffaf bir seçin sistemi olduğu aşikardır.

Bu sistemin getirilmesi partilerin, sendikaların, oda ve borsaların üyelerinden korkmamaları gereği de ortaya çıkacaktır.

Ben bu sistemin getirilmesi ile ülkemizde daha güçlü siyasi parti ilçe başkanları, il başkanları, genel başkanlar, sendika, oda ve borsa başkanlarının seçileceğine inanıyorum.

Düşünsenize bir partinin, sendikanın, odanın, borsanın genel başkanını Ankara’da 5 yıldızlı otellerde ağırlanan delegeler belirliyor.

Bu delegelerden kaç tanesi kendilerini bu otellerde ağırlayan o dönemdeki parti genel başkanı, sendika başkanı, oda ve borsa başkanın karşısındaki adaya oy verebilir. Çünkü onları orada ağırlayan görevde olan bu insanlardır.

Umarım bu yazım birilerinin dikkatini çeker ve önerdiğim bu sistem Türkiye’de uygulanır. Bunun için de gelişmeleri bekleyip göreceğiz.