SONGÜL KONAR

Şen kuraklık ile ilgili yaptığı değerlendirmenin yanı sıra DİTAP ve destek ödemeleri ile ilgili de konuştu.

“GELECEK YILI DÜŞÜNEN İNSANLARIMIZ YOK”

Kuraklığın ortadan kalkması için yağışa ihtiyaç olduğunu belirten Hasan Şen, sözlerine şöyle devam etti: “Çiftçinin yaşadığı en büyük sorun kuraklık. Dışarıda havaların 13-14 derece seyrettiği görülüyor. Bu geç ekilen buğdaylar açısından iyi bir durum. Gelecek açısından kaygılıyız. Sadece Keşan ve bölgemiz değil, tüm Türkiye’de kuraklık söz konusu. Kuraklığın ortadan kalkması için yağışa ihtiyacımız var. Yağışın da devamlılığı olmalı. Yıllardan beri söylediğimiz gibi küresel ısınma, suyun yanlış kullanımı, bilinçsiz su kullanımı bunlar en büyük etkenlerimiz. Barajları sıfır seviyesine getirene kadar su kullanıyoruz. Gelecek yılı düşünen insanlarımız yok. Suyu, enerjiyi, gıdanın olmazsa olmazlarını çok iyi kullanmak durumunda olduğumuz apaçık ortaya çıkıyor. Önceki yıllardaki gibi yağış olmaması topraklarımızı kurutuyor. Bazı bölgelerde çiftçiler kuraklıktan dolayı tarlalarını bile süremiyor. İnsanlarımız suyu kullanırken kıymetini, değerini bilsinler.”

“İŞLER ARTIK DİJİTAL ORTAMA DÖNÜYOR”

Çiftçiler açısından olumlu olan projelerin hepsini desteklemeye çalıştıklarını ifadeden Şen, “Dijital Tarım Pazarı (DİTAP) için çiftçilerimizi yönlendiriyoruz. Tarım İl Müdürlüğü, Tarım İlçe Müdürlüğü ile geçtiğimiz aylarda bir seminer yapılmıştı. Tarımsal danışmanlık yaptığımız çiftçilerin hepsini DİTAP’a üye yapıyoruz. Bu bakanlığın bir projesi. Bu şu anda bizim bölgemizde kullanılmıyor. Çiftçiler açısından olumlu olan projelerin hepsini desteklemeye çalışıyoruz. O projedeki amaç aracıyı ortadan kaldırıp ürünü direk pazarlamak. Biz açık örtü tarım yapıyoruz. Kapalı örtü tarım yapsak daha iyi pazarlayabiliriz ürünü. Buğdayı, ayçiçeğini, çeltiği pazarlamak biraz zor ama bir narenciyeyi pazarlamak kolay. Bu işler artık dijital ortama dönüyor” diye konuştu.

“BUNLAR ÇİFTÇİYE YETECEK ŞEYLER DEĞİL”

Yatırılan destek ödemelerinin çiftçiyi sevindirmediğini belirten Hasan Şen, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bu yıl tohum destekleri çok geç yattı. Buğday faturalarının erken ödenmesi biz çiftçiler açısından iyi bir durum ama bunlar çiftçiye yetecek şeyler değil. Kalemleri azaltarak, miktarları çoğaltarak yaymanın çiftçimize bir faydası yok. Bilindiği üzere bölgede çiftçilerimiz yaşlı. Çiftçi olarak yaşlı nüfusa sahibiz. Dosya işlerinden gelgit işlerinden çiftçimiz muzdarip. Kalemler teke düşerse daha iyi olacağını düşünüyorum. Her yıl Şubat ayının sonunda gübre mazot destekleri soruluyor. Çiftçinin ihtiyacı olduğu zamanda ellerine para gelmesi çiftçiyi sevindiriyor. Ama bu miktarlar çiftçiyi sevindirmiyor.”