SONGÜL KONAR
Projenin hayata geçirilebilmesi için ortak akılla hareket edilmesi gerektiğini belirten Köseler, pazaryerinin belediye imkanlarıyla yapılması gerektiğini söyledi.
“ÜLKEMİZDE ÜRETİME DÖNÜK YATIRIMLA İLGİLİ HİÇBİR ŞEY YAPILMIYOR”
Yaptığı açıklamada; bölgemizde artan koronavirüs vakalarını da değerlendiren Ahmet Köseler, sözlerine Bitlis’te yaşanan uçak kazasında şehit olan askerlere rahmet dileyerek şöyle devam etti: “Covid-19 ile ilgili birçok açıklamalar oluyor. Hükümet, ekonomik olarak bazı yaptırmalar ortaya koyuyor. Ama bir türlü hayata geçirilmiyor. Vatandaş esnaf, işçi, çalışan hala mağdur. Şu anda ülkemizde üretime dönük yatırımla ilgili hiçbir şey yapılmıyor. Biliyorsunuz, milli ve yerli sanayinin kurucusu eski başbakanlardan Necmettin Erbakan’dır. Geçtiğimiz hafta da seneyi devriyesini yaptık. Rahmetle minnetle anıyoruz. Özellikle biz Saadet Partisi ve milli görüşçüler olarak millilik ve yerlilik düşüncesinden her zaman istifade ettik.”
“EĞİTİM KONUSUNDA ÇOK GERİDE KALDIK”
Tarıma yeteri kadar vakit, zaman ve iş gücü ayrılmadığını belirten Kösler: “Bunun neticesinde yapılan yanlış politikaların çiftçimize olumlu anlamda yansımadığını görüyoruz. Özellikle partimiz olarak her hafta ekonomik anlamda söylemlerde bulunuyoruz. Dünyada her yeri kapatalım ama okullar açık kalsın anlayışı hakimken, Türkiye okulları en uzun süre kapalı tutan ülke oldu. Eğitim konusunda çok geride kaldık. Gerekli koşullar en kısa sürede sağlanmalı. Sağlık ve refah arasında uygun denge kurularak biran önce yüz yüze eğitime geçilmeli düşüncesindeyiz” şeklinde konuştu.
“BUNUN BİR ORTASI OLMALI”
Tartışma konusu olan Pazar yeri projesi ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Ahmet Köseler, açıklamasının devamında: “Bir pazar yeri projemiz var. Hâlâ da sonuçlanmamış durumda. Birçok toplantılara katılıyoruz. Bu konuyla ilgili sayın belediye başkanı bizlere birçok brifing veriyor, projeleri anlatıyor, nasıl yapılması gerektiğini, neler yapacağını söylüyor. Millet İttifakı üyeleri kendi istedikleri şekilde olması taraftarı. Yani bu pazar yerinin belediyenin imkanlarıyla yapılmasına değil, kredi alınmasına taraftarlar. Bunun bir ortası olmalı. Yani ortak akıl olmalı. Meclisin içerisinden de olur, sivil toplum kuruluşlarından da olur. Pazar yeri projeleri ile ilgili kesin sonuç alınabilmesi için bunlar bir araya gelip ortak bir grup kurmalı. Projede kalması bu işin uzadığını gösteriyor. Biz kredi ve faizle bu yatırımların olması taraftarı değiliz. Belediyenin kendi imkanlarıyla yapması taraftarıyız. Ama bunu yaparken çok lüks olmamak kaydıyla bütçemize göre işler yapalım. Bizim acil olan öncelikli projemiz nedir? Yapılması gereken pazaryerinin üstü kapanması veya pazar yeri. Ama hala bu konuyla ilgili bir sürü projeler sunuyoruz. Toplantılar yapıyoruz ve elimize somut bir şekilde hiçbir şey geçmiyor. Mağdur olan pazarcı esnafı ve diğer esnaf arkadaşlarımız. Onun için herkes elini vicdanına koyarak şahsi veya nefsani düşünmeden yapılması gereken neyse ortak akıl ile yapılmalı kanaatindeyiz” ifadelerini kullandı.
“ORTAK AKIL OLMALI”
Kendi düşüncelerinin pazaryerinin şehir merkezinde olmaması gerektiğini belirten Köseler sözlerine şöyle devam etti: “Biz özellikle pazar yerinin dışarıya alınmasına taraftar olduğumuzu söylüyoruz. Pazarcı esnafımız merkezde kalınması gerektiğini söylüyor. Toparlamak gerekirse her iki tarafta bu projenin olması taraftarı. Fakat iki tarafta farklı yöntemle yapılması söylüyor. Hangi tarafın dediği daha iyi? Bunu tespit edecek bir ortak akıl olmalı. Daha önce biliyorsunuz yapılan pazar yeri bu şekilde öne getirilmedi. Çok incelenmediği ve çok tartışılmadığı için yanlış anlaşılma olmasın ucube bir yer çıktı. Bunca para harcandı, heba oldu pazar yeri denilen yer vatandaşın işine yaramaz oldu. Onun için şimdi bunu tartışarak yapıyorlar. Bütün her şeyi ortaya koyarak yapıyorlar. Fakat bir şekilde birilerinin çıkıp arkadaş artık yeter bu işi böyle yapalım demesi gerekiyor. Ama bu kişiler kim olur, nasıl olur? Her iki tarafı da ortak akılla birleştirecek bir durum gerekiyor burada. Ekonomik olarak ülkemizde, bölgemizde mağdur olduğu için daha basit ve kolaylaştırılmış, bütçemize uygun bir pazar yeri yapalım. Proje geçtiğimiz meclis toplantısında komisyona gelmiş. Komisyondaki arkadaş bunu meclise havale etmiş. Olsun mu, olmasın mı yönünde oylaması yapıldı. Hayır dendi. Neye oylama yapıldı? Birisi kredi ile yapılsan birisi kendi imkanlarımızla yapılsın diyor. Bu oylamaya sunuldu. Yapılmasın gibi bir durum çıktı ortaya. Orada iki tane fikir var. Ayrı ayrı oylanması gerekiyor.”
