SONGÜL KONAR “EMLAKÇILIK YAPACAK KİŞİDE YETKİ BELGESİ OLMASI ŞART” Yetki belgesini alamayan kişilerin artık Emlakçılık yapamayacağını vurgulayan Öztürk, “Yetki belgesi için birkaç senedir sürekli son, son, deyip durdular. Artık 30 Ağustostan sonra yetki belgesi yürürlüğe giriyor. Emlakçılık yapacak kişide yetki belgesi olması şart. Yetki belgen yoksa emlakçı değilsin, belgesini alamayan emlakçılar işini yapamayacak. Ne tapu dairesinde, ne resmi dairede ne de müşteriye karşı. Diyelim ki kira için ev birine verildi, kira kontratını yetki belgesi olan emlakçılar yapacak. Bu da Keşan’daki gerçek kira değeri bildirilerek yapılacak. Kiralamada da satışta da aynı. Satışı biz yapacaksak komisyon alacağız ama satan kişi ile alan kişi aralarında anlaştıysa biz takibini yapacağız. Tapudaki takibini de yetki belgesi olan emlakçı yapacak. Hem devletimiz kazanmış olacak hem de kimse kimseye yanlış yapmamış olacak. Emlakçı da komisyonunu gerçek değer üzerinden gösterecek. Alan kişi de satan kişi de vergisini verecek. Yıllardır kaçak ile mücadele ettik, şimdi kaçağı da önlemiş olacağız. Artık yetki belgesi olmayan emlakçı değil” diye konuştu. “EMLAKÇI OLMAK İÇİN SINAVI GEÇMEK LAZIM” Çıkarılan yasanın hem emlakçılar hem de galericiler için çok güzel olduğunu ifade eden Öztürk, sözlerine şöyle devam etti: “Keşan’da %50’de yetki belgesi olduğunu düşünüyorum. Yetki belgelerini yönetim olarak ilk biz aldık. Ondan sonra birçok kişiye yardım etmiş olduk. Emlakçı eski kayıtta olsa da bazı şartları yerine getirmesi lazım. Mesela iki odası olması gerekiyor, ekipmanların tam olması lazım. Örneğin bilgisayarından pusulasına kadar hepsinin olması lazım. Bunlar yerine getirildiğinden bürosunu açabilir. 20 Haziran 2018’den önce olanlar bu hakkı kazanıyor, yasa çıktıktan sonra olanlar da sınava girerek emlakçı oluyor. Emlakçı olmak için sınavı geçmek lazım. Çıkarılan yasa hem bizim hem galericiler için çok güzel. Yetki belgesi demek, kaçakları engellemek demek. Kahve köşelerinde yapılan satışlar artık bitecek. Yetki belgesi Keşan’da emlakçılığı çözecek, adam aldığı eve güvenmesi lazım. Bu sektörde ekmek yiyorsak, bu işi adam gibi yapmamız lazım. Emlakçı arkadaşlara buradan sesleniyorum, düzgün çalışırsak hepimiz ekmek yeriz. Düzgün çalışırsak 100 değil 500 kişi oluruz. Herkeste yetki belgesi olsun, herkes düzgün çalışsın, düzgün çalışırsak hepimiz ekmeğimizi alırız. Keşan hepimize yeter. Fabrikanın olmamasına rağmen Keşan’da potansiyel var. Gelen yabancı gitmiyor.” “ŞU ANDA ÖĞRENCİLERE KİRAYA VERDİĞİMİZ DAİRE YOK” Emlakçı olarak Keşan’a yatırımcı çektiklerini ifade eden Öztürk, sözlerini şöyle sonlandırdı:“Öğrenciler koronadan dolayı önceki yıllara göre ev aramıyor. Zaten öğrencilerde okul açılacak mı diye tedirgin. Şu an eşyalı dairelerimiz boş. Tercihler de henüz açıklanmadı ama okula devam eden öğrencilerde hala beklemede. Şu anda öğrencilere kiraya verdiğimiz daire yok. Kira fiyatları zaten Keşan’da oturmuş durumda. Bin TL’den aşağı kira yok, eşyalı evlerin kiraları da bin 500 TL. Vatandaş zaten evini öğrenciye vermeme taraftarı. Hem kalabalık kaldıkları hem gürültü yaptıkları hem de zaman zaman ödemelerde sıkıntılar yaşandığı için. Biz emlakçı olarak öğrenci ve memurun kıymetini bilen insanlarız, vatandaşlarımız da bunu bilsin. Bunlar olmazsa Keşan’da kendi vatandaşımız için kiralamalar olmaz. Yabancıyı çekebilmek için elimizden geleni yapıyoruz. Emlakçı olarak Keşan’a yatırımcı çekiyoruz, kiralama da olsa arazi de olsa Keşan’a para geliyor. Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu da öğrencilere Keşan’a gelin diye çağrıda bulundu. Keşan’a yabancıların gelmesi para gelmesi demektir. Hepimiz ekmek için çalışıyoruz ama biz emlakçılar olarak Keşan’ın gelişmesi için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.”