BÜLENT SAYLAM

Son açıklanan verilere göre Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli bölgesinin Türkiye’de gelir sıralamasında 4. Yoksulluk sıralamasında 3. Sırada olduğunu hatırlatan Savcı“Demek ki yanlış giden bir şeyler var. Bizim gelirimiz nasıl artacak peki? Yoksulluğu nasıl azaltacağız? Ne yapmamız lazım? Bizi üst lige kim, nasıl çıkaracak?” dedi.

“YOKSUL SAYISI BÖLGEDE 234 BİN”

TÜİK’in açıkladığı veriler hakkında bilgi veren Savcı, konuyla ilgili şunları söyledi: “Geçenlerde TÜİK bölgemiz ile ilgili ekonomik verileri paylaştı. TÜİK diyor ki: Bölgemiz gelir sıralamasında 4., yoksulluk sıralamasında 3. sıradaymışız. Zor dönemlerden geçiyoruz. Pandemi tüm dünyayı olduğu gibi güzel ülkemizi de etkiledi. Hükümetimiz her ne kadar önlemler alsa da bugün pandemi verilerinin arttığını görüyoruz. Böyle olunca dengeler bozuluyor. Gelelim TÜİK’e. Türkiye'de ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 2019 yılında 28 bin 522 TL olmuş. İBBS (İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması) 2. Düzey bölgeleri itibarıyla en yüksek olduğu bölge, 40 bin 749 TL ile TR10 (İstanbul) bölgesi olmuş. Bu bölgeyi, 35 bin 499 TL ile TR51 (Ankara) Bölgesi, 35 bin 044 TL ile TR31 (İzmir) Bölgesi ve 32 bin 305 TL ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) ile Bölgemiz 4. sırada yer almış. Gelire dayalı göreli yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölgeler; %15,0 ile TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop), %14,0 ile TR62 (Adana, Mersin) ve %13,3 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) olmuş. Ayrıca bölgemizde yoksul sayısı 2018 yılında 231 bin kişi iken, 2019 yılında artarak 234 bin kişi olmuş. Yoksulluk sınırı ise 2018 yılında 11.187 TL iken, 2019 yılında 13.012 TL olmuş. Bunlar devletin verdiği rakamlar. Trakya’nın ekonomik verileri bunlar.” 

“YOKSULLUĞU NASIL AZALTACAĞIZ?”

Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli bölgesinin Türkiye’de gelir sıralamasında 4. Yoksulluk sıralamasında 3. Sırada olduğunu hatırlatan Savcı,  şu değerlendirmelerde bulundu: “Az önceki rakamlar bize ne diyor? Gelir sıralamasında 4’üncüyüz yoksullukta 3’üncü. Demek ki yanlış giden bir şeyler var. Bizim gelirimiz nasıl artacak peki? Yoksulluğu nasıl azaltacağız? Ne yapmamız lazım? Bu kadar kurum kuruluş var. Ekonomi için ticaret odaları, borsalar var, esnaf odaları var. Siyaset var. Bizi üst lige kim, nasıl çıkaracak? Şimdi ben başka bir şey söylemek istiyorum. Bizim gelişmemiz için ne lazım? Üretim lazım. Ürettiğimizi satmamız lazım. Lazım da lazım. Peki, üretimi teşvik için hükümetin çalışmaları var. Biz bunlardan ne kadar yararlanıyoruz? Sanayi ve Teknoloji bakanlığı her ay teşvik verdiği işletmeleri Resmi Gazeteden yayınlıyor. En son Temmuz ayı açıklandı ay sonunda da Ağustos ayı açıklanacak. Temmuz ayında az önce bahsettiğimiz bölgemizden yani Edirne’den, Tekirdağ’dan Kırklareli’nden kaç işletme bu teşviklerden faydalandı biliyor muyuz? Tekirdağ’dan Türkiye’deki diğer illerimize baktığımıza göre yeterli derecede teşvik alan işletme olmazken, aynı şekilde Kırklareli’nden de aynı şekilde çok az bir işletmeye teşvik veriliyor. Peki, Edirne’mizde durum nedir? Hiç yok. Haziran’da da yok. Mayıs’ta var. Hem de hiç tahmin edemeyeceğiniz bir işletme. Süloğlu Belediyesi. 3 milyon küsur teşvik almış. Ocak ile Mart ayı içerisinde 2 işletme daha teşvik almış. Yani 2020 yılında 7 ayda Edirne’mizden 3 işletme teşvik almış.” 

“YOK MU PROJE ÜRETEN ODALARIMIZ, BORSALARIMIZ?”

Pandemi ile birlikte zor günler geçirileceğini söyleyen Savcı, bir üst lige çıkarmak için neden bekliyoruz diyerek açıklamasını şöyle bitirdi: “Şimdi az önce söylediklerimizi birleştirelim. Gelir sıralamasında ön sıralara, yoksulluk sıralamasında da sonlara gitmemiz için üretmek, üretmek, üretmek gerekiyor. Bunu nasıl yapacağız? Bir el olması lazım. O eli hükümetimiz vermiş. Teşviklerle üretimi yönlendirmiş. Biz neden 7 ayda 3 işletme ile bu teşviklerden yararlandık? Neden daha fazla işletme teşvik alamıyor ve neden daha fazla istihdam yaratılmıyor? Yok mu proje üreten odalarımız, borsalarımız? 234 bin yoksula iş, aş verecek sistem neden kurulamıyor? Pandemi ile zor günler geçirdiğimiz bugünlerde bir çıkış yolu gösterecek yöneticilerimiz, siyasilerimiz yok mu? Biz bir üst lige çıkarmak için neden bekliyoruz ya da bekletiliyoruz.”