BÜLENT SAYLAM-ERDOĞAN DEMİR

İYİ Parti’nin 28. Dönem Milletvekili Aday Adayı olan Keşanlı Fırat Dost, aday adaylığını dün İYİ Parti Keşan İlçe Teşkilatı’nda düzenlenen basın toplantısı ile açıkladı.

Saat 14.00’te başlayan basın toplantısına, İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Gökhan Yılmaz, İYİ Parti Belediye Meclis Üyeleri Coşkun Lofçalı, Zafer Topçu ve Hakan Gürel, yönetim kurulu üyeleri ve partililer katıldı.

Toplantıda ilk olarak konuşan Yılmaz, tüm katılımcıları selamlayarak şunları söyledi: “Türkiye bugün 14 Mayıs’ta yapılacak seçimle bundan sonraki yüzyılını nasıl şekillendireceğinin bir tercihini yapacak.Dünyada sadece Orta Asya’daki devletlerin uyguladığı adını başkanlık sistemi dediği ama aslında diktatörlüğe yönelik garabet bir sistemden kurtulmak için son düzlüktür. Türk milleti cumhuriyetin ikinci yüzyılında bu sistemden kurtularak güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek için tercihini yapacağından şüphemiz yoktur. Altılı masanın adayı Millet İttifakı’nın aldığı kararla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olarak açıklandı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Millet İttifakı’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu için çalışacağız. Ama tabi ki seçimlerde vatandaşımız iki oy kullanacak.Bu oylardan  biri cumhurbaşkanlığı için biri de milletvekilliği için olacak. Bugün buraya İYİ Parti’nin Edirne Milletvekili aday adaylarından biri olan uzun süre yönetimde beraber çalıştığımız Fırat Dost hocamızın aday adaylığı açıklaması için toplandık. İnanıyorum ki Edirne siyasetinde önemi büyük olan Keşan’ın milletvekilliği sıralamalarında da bu önemi göz önünde bulundurularak bir sıralama yapılacak partimizin yetkili organlarınca biz de ondan sonra İYİ Parti ailesi olarak, partimizi mecliste en iyi şekilde gerektiği yere getirmek için çalışmalarımızı yapacağız. Partimizin Edirne’den 1 milletvekili var, yine en az 1 ama gönül ister ki 2 milletvekilin, partimiz Ankara’ya göndersin. Sözü aday adayımız Fırat Dost’a veriyor, katılımınız için yeniden teşekkür ediyorum.”

Yılmaz’dan sonra söz alan Dost da öncelikle tüm katılımcılara teşekkür ederek şu konulara değindi:

“SEÇİMLERİN HAYIRLI UĞURLU OLMASINI DİLİYORUM”

Öncelikle 46 gün sonra yapılacak olan seçimlerimizin ülkemize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Malumunuz 1.5 milyon kişilik bir meslek grubunun üyesi olarak bir öğretmen olarak bu yolda aday adayı olmayı tercih ettim. 

“20 YILLIK KARANLIKTAN KURTULACAĞIZ”

Hedef nedir diye soracak olursanız, Keşan’da 17 yıldır öğretmenlik yapıyorum. 20 yıllık bir karanlık devamında şunları gözlemledim, kutuplaşmış ikiye ayrılmış bir toplumda yaşamaya başladık. Bizler zorluklardan, felaketlerden ve  savaşlardan hep birlikte çıktık. Cumhuriyeti kuran değerlerin torunları olarak bu noktaya geldik. Bu nokta benim hoşuma gitmiyor. Bizi iyiye değil sanki bir felakete götürüyor ve buna bir dur diyebilmek için mecliste yer alabilmek için bu yolu tercih ettim. Çünkü bu nokta bizi iyiye değil sanki felakete götürüyor, bu noktaya bir dur deyip meclise gidebilmek bu yolu tercih ettim. Toplumda çöküş görüyorum, çünkü sadece devlete değil, toplumda ahlak da bizi biz yapan bir çok şeyde eskiden Yeşilçam’da fakir ailelerle konu olan filmler izlerken, onlarla gülerken, onlarla mutlu olurken, artık evlerimizde zengin olmak isteyen, zenginlikten yola çıkan bir çok basın ve sosyal medya etkisi altındayız. Gençlerimiz de bundan etkileniyor ve dikkat etmek istediğim, dikkatini çekmek istediğim şeylerden biri de şudur ki ; adalet duygusunu gittikçe kaybediyoruz bize mübah, karşıya haram diyebileceğimiz noktadayız. Yani her şey bizim için bir artı değer kazandırıyorsa,  bunun ne kadar adaletsiz olduğunu, bunun ne kadar hukuksuz olduğunu artık insanlar tarafından önemsenmez duruma geldi. Bir kişi öldürülüyor ikiye ayrılmış durumdayız, bir kişi bir kişiye sahip çıkanlar ve o kişiye sahip çıkmayanlar noktasına gelmiş durumdayız.  

“EKONOMİDE ÇÖKÜŞ VE ÇÜRÜMÜŞLÜK VAR”

Onun için bu çöküş ve çürümüşlük.  Ekonomiye gelirsek, ekonomide 8.864 TL gibi bir açlık sınırından bahsediliyor 28.000 TL gibi küsur bir rakamdan bahsediliyor fakirlik sınırı. Şu an inanıyorum ki toplumumuzun bir çok kesimi bu sınırın altında yaşıyor. Peki bu sınırın altında yaşayan insanların geleceğe dair umudu ne  olabilir. Tabii ki umudu olması noktasında onlara 14 Mayıs’ta bizler örnek teşkil geleceğiz,  ne yapacağız, güzel kadrolarla mecliste kendimize yer bulacağız diye düşünüyorum.  

“KUTUPLAŞTIRMA VE ÖTEKİLEŞTİRMEDEN YILDIK”

Kutuplaştırmadan, ötekileştirmeden yıldık. Yaşam her kesiminde biz ve siz şekline dönüştü,  istikrar dediğimizde ortak politikalar mutabakat metnin de belirtildiği gibi 2300 maddeden oluşan bir çözüm noktasında sizlerle birlikteyiz ve genel başkanımız Sayın Meral Akşener’in de belirttiği şekliyle, bizler bu 2300 noktayla sorunun bir bölümü çözebileceğimize inanıyoruz ve sizden desteğinizi bekliyoruz.  Seçime katılım çok önemli, çünkü Keşan seçimlerinde de gördüğümüz gibi, küçük bir farkla da olsa burada yerel yönetim el değiştirdi. Zira, özellikle genç kesimin seçime katılması hususunda fazlasıyla kendilerine önem verilmesi, bu seçime katılması açısından önem verilmesini talep ediyorum. Sandık güvenliği de diğer önemli konulardan bir başka konuyu  oluşturuyor. 

“SEÇİMDE BU İKTİDARDAN KURTULMALIYIZ”

Keşan ilçe başkanlığında görev yapmış bir çok arkadaşımla birlikte,  şu konuda hemfikiriz çeşitli yıldırmalar ve baskılar sonrasında Türkiye bugünlere, bu hallere gelmiş durumda ve bu halden çıkışın tek noktası da hep birlikte el birliği ile Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na ve milletvekilliğinde de İYİ Parti’ye destek vererek sağlanmalı diye düşünüyorum.  Atatürk’ün azemi tasarruf şiarımız olmalıdır  sözüne dikkat çekmek istiyorum. Çünkü tasarruf da önemli bir nokta oluşturuyor, biz maalesef millet olarak tasarrufu unutmuş ve har vurup harman savurmuş bir hükümetin üyeleri ile baş etmek zorundayız. Sandık güvenliği seçime katılım bu tür hususlarda da kişilerin dikkatlerini bu konuda vereceklerine inanıyorum. 

“İKTİDARLAR HALKA HESAP VEREBİLİR HALE GELMELİ”

Şimdi siyasette bir sorumluluk noktası vardır ki; kişiler yaptıkları eylemlerden ve sözlerden,  düşüncelerden dolayı yeri geldiğinde bunun hesabını halka verebilmelidir. Ancak görüyoruz ki Türkiye’de yaşanan süreçte istifa diye bir söz artık literatürden kalkmıştır. Hatta öyledir ki  binlerce insanın canına mal olan bir felakette bile sorumluluğu karşı tarafa atmaktadır. Bu karşı tarafta 20 yıldır muhalefette olan bir gruptur, dikkatinizi çekmek isterim ve ne güzel bir dünyadır ki, o arkadaşlar açısından iyiler bizden kötüler karşıdan anlayışı topluma yerleşmektedir.

“HALİNİZDEN MEMNUN DEĞİLSENİZ YAPACAĞINIZI BİLİYORSUNUZ”

 İşte bölünmüşlükten, bahsettiğim nokta da budur , çünkü biz de aynı anlayışı devam ettirirsek, yarın öbür gün iyi Parti milletvekili adayı dolayı ben şunu söylüyorum istifamı gereğinde masayı koymasını da bilirim. Ben şimdi Edirneliler için açıkça şunu söylemek isterim, eğer bugün bulunduğunuz durumdan memnunsanız vereceğiniz oy bellidir.  Şayet bugün halimizden memnun değilsek, ekonomik anlamda, sosyal anlamda, adalet anlamında eğitim ve sağlık anlamında her şeyden bir sıkıntı yaşıyorsak ve bu sıkıntıda da 20 yıllık iktidarın ihmallerini görmüyorsak, burada da yapılması gereken bellidir. Sizlerden isteğim 14 Mayıs’ta gidebileceğiniz  her biriyle götürebileceğimiz her insan ile sandıklara gidip oyumuzu kullanmak noktasındadır. Bir diğer nokta da şudur ki biz de bir sorumluluktan ziyade, liyakat  da önem vermek zorundayız.  

“MECLİSTE TOPLUMUN HER KESİMİ YER ALMALI”

Meclise giden insanların yaklaşık beşte biri avukatlardan,  oluşur yaklaşık sekizde biri diş hekimlerinden oluşur. Ama içlerinde,  toplumun genelini kapsayan meslek gruplarını görme şansınız yoktur. Bunlar başında öğretmenler vardır ve hatta emekliler vardır ve hatta çiftçiler vardır, emekçiler vardır.  Bunları maalesef mecliste göremediğimiz için ve mevcut milletvekili anlayışında da seçim döneminde gidilen halka  bir daha gidilmedi,  halkın sorunlarının çözümü olmasından dolayı başkanlık sisteminde getirdiği bir sıkıntı sıkıntıdır tabii ki bu. 

“SORUNLAR HALA GÜNCELLİĞİNİ KORUYOR”

Ancak sorunlar hala güncelliğini korumaktadır, bakın sorun neydi?  Köylerde 7,50 TL olan buğdayın 6 liraya düşmesi, ithalatın serbest bırakılması, bunlar 20 yıldır benim sunumumda var. Hayvancılıktaki meseleler var, bunların çözüm noktasında kim ne yapıyor? Asıl bu bu konuda da bu sorumluluk sahibi insanların önemli kadroları gelecek. 

“NİYE MAL BİLDİRİMİNDE BULUNMUYORLAR?”

Başımızdaki insanlar 5 yılda bir mal bildirimi yapması gerekirken mal bildirimi yapmamışlar. Peki en son ne zaman mal bildirimi yapmışlardır bu kişiler. Mal bildirimi yapsalardı bu paraları görecektik, bu kişiler bu paraları nasıl kazanmışlar.Bu kişilerin zenginleştirilmesinin sorgulanması önemli noktalardan birisidir. En azıdan toplum vicdanı açısından bu böyle olmalıdır. Dediğim gibi kutuplaştırmada da en üst seviyede oynuyoruz. 

“ADAY OLAMASAM DA ADAY OLACAK ARKADAŞLARIMIN MADDİ MANEVİ YANLARINDA OLACAĞIM”

Biz bu konuda kim kazanırsa kazansın, 4 aday arkadaşımız kim olursa olsun. Ben maddi manevi yanlarındayım. Seçim süresince destek olacağım. Çünkü biz oyu alan veren noktasında bakmıyoruz. Bütün vatandaşların milletvekili olması noktasında bakıyoruz. Unutulmamalıdır ki biz Evladı Fatihanız. Bu ülke bizden önceki Osmanlı İmparatorluğu dahil olmak üzere 600 yıl buna bel bağlamıştır. Bu ulus çok acılar çekmiştir, yoktan var olmuştur. Aynı sıkıntıları hala çekmektedir ve bu sıkıntılardan da artık kurtulup ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak üzeredir. Edirne de bu noktada bir örnek olacaktır.

“İYİ PARTİ OLARAK EN AZ 2 MİLLETVEKİLİ ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ”

 En az 2 milletvekili çıkarmayı hedefliyoruz. İnsanların belli bir liyakata da sahip olması gerektiğini düşünen bir çok kişiden biriyim. İstikrar evet Türkiye’de bir istikrar olduğu söyleniyor 20 yıldır aslında gölgede geçen 20 yıl çünkü ülkemizdeki istikrara baktığımızda anayasa haklarımızdan tutunda bir çok noktada ileriye değil geriye gittiğimizi görürsünüz.